Ey iman edenler! Bir topluluk diğer bir toplulukla alay etmesin. Belki de onlar, kendilerinden daha iyidirler. Kadınlar da kadınları alaya almasınlar. Belki onlar kendilerinden daha iyidirler. Kendi kendinizi ayıplamayın, birbirinin kötü lakaplarla çağırmayın. İmandan sora fasıklık ne kötü bir isimdir! Kim de tevbe etmezse işte bu kimseler zalimlerdir. Hucurat Suresi 11
Yaşamımızda acılar, sıkıntılar, üzüntüler olduğu gibi latifeler, espriler, şakalarda ister istemez yerini almaktadır. Marifet nüktedan yansımalarımızı İslamın meşru kıldığı daireler çerçevesinde hayatımıza yansıtmaktır. Peygamberimiz (s) hayatın her alanında olduğu gibi esprili şakalarında düşündürücü latifelerinde de bizlere örnek, model, yol gösterici olmuştur. Yaptığı şakalarda incelik görülmüş şaka dahi olsa yalan söylemeyi kerih görmüştür.
Günümüz modern çağda ise toplulukları güldürmek adına çeşitli yalan senaryoları üretilmiş, kişiler alay konusu edilmiş, ahlaksız tavıdar, küfürlü sözler ayyuka çıkmış ve efemine davranışlarla stand up (tek kişilik gösteri) adı altında ahlaksızlıklar empoze edilmiştir. Ve bu gibi gösteriler maalesef çeşitli topluluklar tarafından baş tacı edilip prim kazandırılmış. ve ödüllendirilmiştir.
Bu eserimizde amaç dilimizin döndüğü kadarıyla yapılan şakalarda nebevi duruşumuzu bozmadan, karşımızdaki insanı rencide etmeden, küçük düşürmeden, onur kırmadan, ince esprili, manalı, anlamlı ve düşündürücü şakalar yapabilmeyi vurgulamaktır. İstedik ki yaşamımızdaki nüktedan yansımalarımızı Rasulullahın (s) diliyle Müslüman kimlik ve kişiliğimizi sürdürelim.
Eserimizde sadece Rasulullahın(s) içinde bulunduğu, onun yaptığı ve ona yapılan şakaları inceledik. Bazı hadisler zayıf olsa da genel Ulam kriterine ters düşmediğinden eserimize yansıttık.
Umarız mesajımız yerini bulur.
Ey iman edenler! Bir topluluk diğer bir toplulukla alay etmesin. Belki de onlar, kendilerinden daha iyidirler. Kadınlar da kadınları alaya almasınlar. Belki onlar kendilerinden daha iyidirler. Kendi kendinizi ayıplamayın, birbirinin kötü lakaplarla çağırmayın. İmandan sora fasıklık ne kötü bir isimdir! Kim de tevbe etmezse işte bu kimseler zalimlerdir. Hucurat Suresi 11
Yaşamımızda acılar, sıkıntılar, üzüntüler olduğu gibi latifeler, espriler, şakalarda ister istemez yerini almaktadır. Marifet nüktedan yansımalarımızı İslamın meşru kıldığı daireler çerçevesinde hayatımıza yansıtmaktır. Peygamberimiz (s) hayatın her alanında olduğu gibi esprili şakalarında düşündürücü latifelerinde de bizlere örnek, model, yol gösterici olmuştur. Yaptığı şakalarda incelik görülmüş şaka dahi olsa yalan söylemeyi kerih görmüştür.
Günümüz modern çağda ise toplulukları güldürmek adına çeşitli yalan senaryoları üretilmiş, kişiler alay konusu edilmiş, ahlaksız tavıdar, küfürlü sözler ayyuka çıkmış ve efemine davranışlarla stand up (tek kişilik gösteri) adı altında ahlaksızlıklar empoze edilmiştir. Ve bu gibi gösteriler maalesef çeşitli topluluklar tarafından baş tacı edilip prim kazandırılmış. ve ödüllendirilmiştir.
Bu eserimizde amaç dilimizin döndüğü kadarıyla yapılan şakalarda nebevi duruşumuzu bozmadan, karşımızdaki insanı rencide etmeden, küçük düşürmeden, onur kırmadan, ince esprili, manalı, anlamlı ve düşündürücü şakalar yapabilmeyi vurgulamaktır. İstedik ki yaşamımızdaki nüktedan yansımalarımızı Rasulullahın (s) diliyle Müslüman kimlik ve kişiliğimizi sürdürelim.
Eserimizde sadece Rasulullahın(s) içinde bulunduğu, onun yaptığı ve ona yapılan şakaları inceledik. Bazı hadisler zayıf olsa da genel Ulam kriterine ters düşmediğinden eserimize yansıttık.
Umarız mesajımız yerini bulur.