Din insanın hayatına manevi bir doyum vermekle beraber, tüm kâinata da bir mana yükler. Dini doğru bir şekilde anlamak, verdiği maddi ve manevi şifadan faydalanabilmek için tutarlı ve dengeli bir şekilde vecibelerin ve ibadetlerin yerine getirilmesi gerekmektedir. Kişi, ilkeleri ve yaşayışı sağlam bir dine yöneldiği hâlde, dini yaşamak konusunda gerekli ölçü ve uyumu göstermemişse, patolojik bir dindarlık algısı ve anlayışı geliştirmişse, dinin bahsettiği iç huzurdan ve rahatlıktan faydalanamaz.
İnsanın dini inanç, duygu, düşünce ve ibadetleri bir bütünlük arz eder. Sağlam bir dini inanca ulaşıp ve dini inancın insana getirdiği faydalardan yararlanabilmek için duygu, düşünce ve ibadetlerde bir bütünlük olması gerekmektedir.
Din insanın hayatına manevi bir doyum vermekle beraber, tüm kâinata da bir mana yükler. Dini doğru bir şekilde anlamak, verdiği maddi ve manevi şifadan faydalanabilmek için tutarlı ve dengeli bir şekilde vecibelerin ve ibadetlerin yerine getirilmesi gerekmektedir. Kişi, ilkeleri ve yaşayışı sağlam bir dine yöneldiği hâlde, dini yaşamak konusunda gerekli ölçü ve uyumu göstermemişse, patolojik bir dindarlık algısı ve anlayışı geliştirmişse, dinin bahsettiği iç huzurdan ve rahatlıktan faydalanamaz.
İnsanın dini inanç, duygu, düşünce ve ibadetleri bir bütünlük arz eder. Sağlam bir dini inanca ulaşıp ve dini inancın insana getirdiği faydalardan yararlanabilmek için duygu, düşünce ve ibadetlerde bir bütünlük olması gerekmektedir.