Günümüzde girişimcilik üzerine yazılan bir yığın akademik çalışma ve kitap var. Bunu “popüler” bağlamda olumlu gelişme olarak görmekle birlikte, girişimcilik hakkında yazılan çoğu kitapların neredeyse birbirine benzerliği ve basmakalıp hâlde aynı tema üzerine yoğunlaşarak yekpare ele alınması ciddi bir problemdir. Ülkemizde bu alanda yazılan kitaplar, birer bilgi yığını olmanın ötesine pek de geçmiş değil. Hattâ iş idareciliği, pazarlama gibi akademik alandan gelenlerin üstüste yığdığı ve toplumun itibar etmediği bu bilgilerin dışında, iş dünyasından gelen veya sosyal bilimlerin dışından bu konuya eğilenlerin daha farklı ve önemli saptamalarda bulunduğunu söylemek hiç de şaşırtıcı değil.
Günümüzde girişimcilik üzerine yazılan bir yığın akademik çalışma ve kitap var. Bunu “popüler” bağlamda olumlu gelişme olarak görmekle birlikte, girişimcilik hakkında yazılan çoğu kitapların neredeyse birbirine benzerliği ve basmakalıp hâlde aynı tema üzerine yoğunlaşarak yekpare ele alınması ciddi bir problemdir. Ülkemizde bu alanda yazılan kitaplar, birer bilgi yığını olmanın ötesine pek de geçmiş değil. Hattâ iş idareciliği, pazarlama gibi akademik alandan gelenlerin üstüste yığdığı ve toplumun itibar etmediği bu bilgilerin dışında, iş dünyasından gelen veya sosyal bilimlerin dışından bu konuya eğilenlerin daha farklı ve önemli saptamalarda bulunduğunu söylemek hiç de şaşırtıcı değil.