“...Bir insan, herhangi bir şey hakkında düşündüğünde, hemen sonraki Düşüncesi göründüğü kadar da tesadüfi değildir. Her Düşünce gelişigüzel olarak bir diğerinden türemez. Daha önce tamamen ya da kısmen Algı sahibi olmadığımız bir şeyi Hayal edemediğimiz gibi; bir Hayalden, daha önce Algımızda bir benzeri olmayan bir başka Hayale de geçemeyiz. Bunun nedeni şudur. Tüm Hayaller, içimizdeki Hareketlerdir, daha önce Algılanmış şeylerin kalıntılarıdır: Ve algılamada birbirini izleyen hareketler Algıdan sonra da birlikte olmaya devam ederler: Öyle ki, önceki hareket tekrar ortaya çıkmak için gelir ve bu hareket baskın çıkarsa, daha sonraki de zorunlu olarak onu izler; düz bir Masa üzerindeki suyun, parmakla nereye doğru çekilirse, o tarafa yönelmesi gibi...”
“...Bir insan, herhangi bir şey hakkında düşündüğünde, hemen sonraki Düşüncesi göründüğü kadar da tesadüfi değildir. Her Düşünce gelişigüzel olarak bir diğerinden türemez. Daha önce tamamen ya da kısmen Algı sahibi olmadığımız bir şeyi Hayal edemediğimiz gibi; bir Hayalden, daha önce Algımızda bir benzeri olmayan bir başka Hayale de geçemeyiz. Bunun nedeni şudur. Tüm Hayaller, içimizdeki Hareketlerdir, daha önce Algılanmış şeylerin kalıntılarıdır: Ve algılamada birbirini izleyen hareketler Algıdan sonra da birlikte olmaya devam ederler: Öyle ki, önceki hareket tekrar ortaya çıkmak için gelir ve bu hareket baskın çıkarsa, daha sonraki de zorunlu olarak onu izler; düz bir Masa üzerindeki suyun, parmakla nereye doğru çekilirse, o tarafa yönelmesi gibi...”