Bir edebi tür olarak portre ve portre yazarlığı edebiyatımızın yaygın türlerinden değil. Dolayısıyla başarılı portre yazarlarımız da neredeyse bir elin parmakları kadar. Son birkaç yılda bu nadir isimler arasına şair ve yazar Mehmet Aycı da katıldı. Hem de "başparmak" adayı olarak.
Portre yazarlığımıza yeni bir bakış ve söyleyiş kazandıran Mehmet Aycı'nın portreleri bir internet sitesinde yayımlanırken dilden dile dolaştı.. Adeta sözlü kültürümüzün konusu oldu. Anılanlarla birlikte Aycı'nın portre yazılarının çoğu İki yüz isimli kitabımızda kitabımızda ilk kez yayımlanıyor. Aycı portrelerinden "benim, aynamdaki sureti neyse onu yazdım. Bir nevi ruh / karakter eşkali" diye söz ediyor.
Mehmet Aycı'nın portreleri okunduğunda onun portresini yazdıklarına güzel baktığı fark edilecektir. İki Yüz'ün ayırt edici bir özelliği de "iyiler albümü" olmasıdır.
Bir edebi tür olarak portre ve portre yazarlığı edebiyatımızın yaygın türlerinden değil. Dolayısıyla başarılı portre yazarlarımız da neredeyse bir elin parmakları kadar. Son birkaç yılda bu nadir isimler arasına şair ve yazar Mehmet Aycı da katıldı. Hem de "başparmak" adayı olarak.
Portre yazarlığımıza yeni bir bakış ve söyleyiş kazandıran Mehmet Aycı'nın portreleri bir internet sitesinde yayımlanırken dilden dile dolaştı.. Adeta sözlü kültürümüzün konusu oldu. Anılanlarla birlikte Aycı'nın portre yazılarının çoğu İki yüz isimli kitabımızda kitabımızda ilk kez yayımlanıyor. Aycı portrelerinden "benim, aynamdaki sureti neyse onu yazdım. Bir nevi ruh / karakter eşkali" diye söz ediyor.
Mehmet Aycı'nın portreleri okunduğunda onun portresini yazdıklarına güzel baktığı fark edilecektir. İki Yüz'ün ayırt edici bir özelliği de "iyiler albümü" olmasıdır.