Ticaret ve ekonomi hayatının bir parçası olması nedeniyle marka kavramı, özel hukuk düzenlemeleri ile daha sık anılmaktadır. Sadece hukuk boyutu kapsamında değerlendirilmesi böylesine önemli bir konunun eksik incelenmesine sebebiyet verecektir. Marka ihlallerine yönelik caydırıcılığın sağlanabilmesi için kanuni düzenleme zorunlu olduğundan 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu yürürlüğe girmiştir. Çalışmamızda iktibas veya iltibas suretiyle marka hakkının ihlali halinde ceza hukuku koruması ele alınmaya çalışılmıştır.
Çalışmamızda hukuk düzenlemelerinden faydalanılarak temel kavramlar üzerinde durulmuştur. Bu temel kavramlardan hareketle marka hakkının ihlali ve bu ihlal sonucunda cezai sorumluluğun ne şekilde olacağı detaylarıyla irdelenmiştir.
Bu anlamda 556 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümleri ile 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu hükümleri arasında karşılaştırma yapma imkanı bulunmuştur. Bu karşılaştırmalar sadece madde hükümleri üzerinde kalmamış, özellikle yeni tarihli Yargıtay kararları ile zenginleştirilmeye çalışılmıştır.
KHK düzenlemelerinden sonra yürürlüğe giren Sınai Mülkiyet Kanunu ile marka hakkı kanuni zemine oturtularak büyük bir eksiklik giderilmiştir. Yürürlüğe giren Sınai Mülkiyet Kanunu'na ilişkin eleştirilerimiz ve önerilerimiz çalışmamızda yer almaktadır. Sadece teorik olarak değil, Yargıtay kararlarına konu olmuş olaylar ve uygulamada karşılaşılan örnekler ile konunun anlaşılır nitelikte olması amaçlanmıştır.
Ticaret ve ekonomi hayatının bir parçası olması nedeniyle marka kavramı, özel hukuk düzenlemeleri ile daha sık anılmaktadır. Sadece hukuk boyutu kapsamında değerlendirilmesi böylesine önemli bir konunun eksik incelenmesine sebebiyet verecektir. Marka ihlallerine yönelik caydırıcılığın sağlanabilmesi için kanuni düzenleme zorunlu olduğundan 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu yürürlüğe girmiştir. Çalışmamızda iktibas veya iltibas suretiyle marka hakkının ihlali halinde ceza hukuku koruması ele alınmaya çalışılmıştır.
Çalışmamızda hukuk düzenlemelerinden faydalanılarak temel kavramlar üzerinde durulmuştur. Bu temel kavramlardan hareketle marka hakkının ihlali ve bu ihlal sonucunda cezai sorumluluğun ne şekilde olacağı detaylarıyla irdelenmiştir.
Bu anlamda 556 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümleri ile 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu hükümleri arasında karşılaştırma yapma imkanı bulunmuştur. Bu karşılaştırmalar sadece madde hükümleri üzerinde kalmamış, özellikle yeni tarihli Yargıtay kararları ile zenginleştirilmeye çalışılmıştır.
KHK düzenlemelerinden sonra yürürlüğe giren Sınai Mülkiyet Kanunu ile marka hakkı kanuni zemine oturtularak büyük bir eksiklik giderilmiştir. Yürürlüğe giren Sınai Mülkiyet Kanunu'na ilişkin eleştirilerimiz ve önerilerimiz çalışmamızda yer almaktadır. Sadece teorik olarak değil, Yargıtay kararlarına konu olmuş olaylar ve uygulamada karşılaşılan örnekler ile konunun anlaşılır nitelikte olması amaçlanmıştır.