Hiç şüphesiz gelecek inşa edilirken bu binanın temelinde kilit taşları olarak geçmişin birikiminden faydalanılması ve bu mirasın güncellenmesi hususu, insanlığın müsellem bir tecrübesidir. Bu düşünceden hareketle bir mefkûrenin esasını teşkil eden inanç ilkelerini, getirilen eleştirileri de dikkate alarak, açıklamada yeni bir veçhe açan ve böylece İslam düşüncesinin terakkisine katkıda bulunan âlimlerin mirasına sahip çıkmak her ilim adamının vazifesidir. Mezkûr amacın güdüldüğü bu eserde, 16. yy. Hanefi-Mâtürîdî Osmanlı ilim muhitinin yetiştirdiği önemli bilginlerden İmam Birgivî'nin (ö. 981/1573) bakış açısının anlaşılması maksadıyla itikadî ve kelamî görüşleri sistematik bir şekilde açıklanmaya çalışılmıştır.
Hayatını irşad, tedris ve telif faaliyetlerine adayan İmam Birgivî, fıkıh, hadis, tefsir, Arap dili ve belagati, akâid, kelâm, tasavvuf gibi dinî ilimlerde birbirinden kıymetli pek çok eser telif etmenin yanı sıra verdiği dersler aracılığıyla İslâm düşüncesine hizmet edecek birçok talebe de yetiştirmiştir.
Onun bu etkili yaklaşımı, uzun soluklu bir düşünce mektebinin neşv-ü nema etmesiyle sonuçlanmıştır. Böylece kurumsallaşan bakış açısı Osmanlı ilim muhitinden başlayarak İslam dünyasının birçok köşesinde süreğen bir akis bulmuştur.
Hiç şüphesiz gelecek inşa edilirken bu binanın temelinde kilit taşları olarak geçmişin birikiminden faydalanılması ve bu mirasın güncellenmesi hususu, insanlığın müsellem bir tecrübesidir. Bu düşünceden hareketle bir mefkûrenin esasını teşkil eden inanç ilkelerini, getirilen eleştirileri de dikkate alarak, açıklamada yeni bir veçhe açan ve böylece İslam düşüncesinin terakkisine katkıda bulunan âlimlerin mirasına sahip çıkmak her ilim adamının vazifesidir. Mezkûr amacın güdüldüğü bu eserde, 16. yy. Hanefi-Mâtürîdî Osmanlı ilim muhitinin yetiştirdiği önemli bilginlerden İmam Birgivî'nin (ö. 981/1573) bakış açısının anlaşılması maksadıyla itikadî ve kelamî görüşleri sistematik bir şekilde açıklanmaya çalışılmıştır.
Hayatını irşad, tedris ve telif faaliyetlerine adayan İmam Birgivî, fıkıh, hadis, tefsir, Arap dili ve belagati, akâid, kelâm, tasavvuf gibi dinî ilimlerde birbirinden kıymetli pek çok eser telif etmenin yanı sıra verdiği dersler aracılığıyla İslâm düşüncesine hizmet edecek birçok talebe de yetiştirmiştir.
Onun bu etkili yaklaşımı, uzun soluklu bir düşünce mektebinin neşv-ü nema etmesiyle sonuçlanmıştır. Böylece kurumsallaşan bakış açısı Osmanlı ilim muhitinden başlayarak İslam dünyasının birçok köşesinde süreğen bir akis bulmuştur.