Bu çalışmanın asıl amacı, ikinci hicrî yüzyılda Hz. Peygamber'in geniş ailesi olan Hâşimoğulları içindeki imamet mücadelesi ortamında yaşanmış savaşları, isyanları klasik tarih perspektifiyle ele almak değildir. Araştırmamızın ana konusunu, “meşru” liderin (imamın) kimliği üzerinde karşılıklı yapılan argüman atışmaları ve spekülatif izah tarzları oluşturmaktadır. Âdeta savaş alanlarının dışında bambaşka bir savaş yaşanmıştır. Mektup satırlarında, minberlerde okunan hutbelerde veya sarayda yapılan münazaralarda karşılıklı öne sürülen hususlar, aynen bir silah gibi kullanılmıştır. Taraflarca müslüman kamuoyunu yönlendirmek için o sırada gündeme getirilen meselelerin birçoğu, daha sonraki dönemlerde mezhebî oluşumların inanç prensipleri haline gelebilmiştir.
Bu çalışmanın asıl amacı, ikinci hicrî yüzyılda Hz. Peygamber'in geniş ailesi olan Hâşimoğulları içindeki imamet mücadelesi ortamında yaşanmış savaşları, isyanları klasik tarih perspektifiyle ele almak değildir. Araştırmamızın ana konusunu, “meşru” liderin (imamın) kimliği üzerinde karşılıklı yapılan argüman atışmaları ve spekülatif izah tarzları oluşturmaktadır. Âdeta savaş alanlarının dışında bambaşka bir savaş yaşanmıştır. Mektup satırlarında, minberlerde okunan hutbelerde veya sarayda yapılan münazaralarda karşılıklı öne sürülen hususlar, aynen bir silah gibi kullanılmıştır. Taraflarca müslüman kamuoyunu yönlendirmek için o sırada gündeme getirilen meselelerin birçoğu, daha sonraki dönemlerde mezhebî oluşumların inanç prensipleri haline gelebilmiştir.