1920'lerin ve 30'ların gelecek vaat eden doktorlarından Perry Baird, müthiş bir öngörüyle manik depresyonun biyokimyasal sebepleri üzerinde çalışmaya başladığında kendisinin de bu hastalığa yenik düşeceğini bilmiyordu.
Çalışmaları yayımlanmaya ve kabul edilmeye başladığında ise artık bir tedavi merkezinden diğerine taşınan, ailesi tarafından terk edilmiş, doktor olarak çalışma izni elinden alınmış bir adamdı. Tedavi amaçlı bir beyin ameliyatından sonra da hayata veda etti zaten.
Mimi Baird babasını hiç tanımadan büyüyen bir kız çocuğuydu. Yıllar sonra birbirini takip eden tesadüfler sonucu babasının yazdığı notları bulduğunda ilk kez seneler önce kaybettiği babasına kavuştu. Ve ortaya “İmkânsızı Arayan Adam” çıktı.
Belki de manik depresif Perry Baird'in tutmuş olduğu günlükler doktor olarak yaptığı çalışmalardan çok daha kıymetli. Çünkü bize birinci ağızdan zihni hastalanan bir insanın neler yaşadığını noktasına virgülüne dokunmadan anlatıyor.
1920'lerin ve 30'ların gelecek vaat eden doktorlarından Perry Baird, müthiş bir öngörüyle manik depresyonun biyokimyasal sebepleri üzerinde çalışmaya başladığında kendisinin de bu hastalığa yenik düşeceğini bilmiyordu.
Çalışmaları yayımlanmaya ve kabul edilmeye başladığında ise artık bir tedavi merkezinden diğerine taşınan, ailesi tarafından terk edilmiş, doktor olarak çalışma izni elinden alınmış bir adamdı. Tedavi amaçlı bir beyin ameliyatından sonra da hayata veda etti zaten.
Mimi Baird babasını hiç tanımadan büyüyen bir kız çocuğuydu. Yıllar sonra birbirini takip eden tesadüfler sonucu babasının yazdığı notları bulduğunda ilk kez seneler önce kaybettiği babasına kavuştu. Ve ortaya “İmkânsızı Arayan Adam” çıktı.
Belki de manik depresif Perry Baird'in tutmuş olduğu günlükler doktor olarak yaptığı çalışmalardan çok daha kıymetli. Çünkü bize birinci ağızdan zihni hastalanan bir insanın neler yaşadığını noktasına virgülüne dokunmadan anlatıyor.