İmparatorluk Özlemi

Stok Kodu:
9789753520874
Boyut:
13.00x19.00
Sayfa Sayısı:
265
Basım Yeri:
İstanbul
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%25 indirimli
45,00
33,75
9789753520874
436426
İmparatorluk Özlemi
İmparatorluk Özlemi
33.75

Totaliter tehlikelerin böylesine açık bir şekilde ortadan kalktığı ve özgürlük kurum ve kuruluşlarının hemen hemen her yerde yükseldiği bir dünyada, Amerika Birleşik Devletlerine hâlâ özgürlük şampiyonu ve savunucusu olarak ihtiyaç olacak mıydı? Ve eğer artık ihtiyaç duyulmuyorduysa Amerika belli bir rol oynamaya devam edecek miydi?

'Soğuk Savaş'ın sona ermesi, Amerika'nın dış poltikasının özgürlük alanını dramatik bir biçimde genişletti. Bir çok kimse için bu, yarım yüzyıllık savaş ve Soğuk Savaş sırasında iç politikanın yitirmiş olduğu önceliğin tekrar ön planda olduğu geleneksel düzen ve ortama dönülmesini vaadediyordu. Gerçi ülkenin güvenliğine yönelik tehditlerin Soğuk Savaş sonrası dönemde tekrar ortaya çıkması beklenebilirdi, ancak bu tehditlerin ciddiyeti geçen 50 yılınkinden elbette ki çok farklı olacaktı. Geçmişte tehditler büyük devletlerden geliyordu ve yalnız askeri değil ideolojik bir boyut taşıyordu. Soğuk Savaş'ın ardından muhtemel askeri tehditler orta dereceli ve küçük devletlerden gelecekti ve somut bir ideolojik tehdit ortada görülmüyordu. Yine de Soğuk Savaş'taki zaferin ardından milletin genel haleti ruhiyesini ortaya koyan husus, eşyanın eski düzenine dönme arzusundan çok, belirsizlik duygusuydu. Soğuk Savaş belki de kazanılmıştı, ancak bu zafer, Amerika'nın geleceğine ne veriyordu? Eğer yeni düzen eskinin sınırlama ve Soğuk Savaş düzeninin yerini alacaksa, niteliği ne olacaktı? Totaliter tehlikelerin böylesine açık bir şekilde ortadan kalktığı ve özgürlük kurum ve kuruluşlarının hemen hemen her yerde yükseldiği bir dünyada, Amerika Birleşik Devletleri'ne hala özgürlük şampiyonu ve savunucusu olarak ihtiyaç olacak mıydı? Ve eğer artık ihtiyaç duyulmuyorduysa Amerika belli bir rol oynamaya devam edecek miydi?'

Totaliter tehlikelerin böylesine açık bir şekilde ortadan kalktığı ve özgürlük kurum ve kuruluşlarının hemen hemen her yerde yükseldiği bir dünyada, Amerika Birleşik Devletlerine hâlâ özgürlük şampiyonu ve savunucusu olarak ihtiyaç olacak mıydı? Ve eğer artık ihtiyaç duyulmuyorduysa Amerika belli bir rol oynamaya devam edecek miydi?

'Soğuk Savaş'ın sona ermesi, Amerika'nın dış poltikasının özgürlük alanını dramatik bir biçimde genişletti. Bir çok kimse için bu, yarım yüzyıllık savaş ve Soğuk Savaş sırasında iç politikanın yitirmiş olduğu önceliğin tekrar ön planda olduğu geleneksel düzen ve ortama dönülmesini vaadediyordu. Gerçi ülkenin güvenliğine yönelik tehditlerin Soğuk Savaş sonrası dönemde tekrar ortaya çıkması beklenebilirdi, ancak bu tehditlerin ciddiyeti geçen 50 yılınkinden elbette ki çok farklı olacaktı. Geçmişte tehditler büyük devletlerden geliyordu ve yalnız askeri değil ideolojik bir boyut taşıyordu. Soğuk Savaş'ın ardından muhtemel askeri tehditler orta dereceli ve küçük devletlerden gelecekti ve somut bir ideolojik tehdit ortada görülmüyordu. Yine de Soğuk Savaş'taki zaferin ardından milletin genel haleti ruhiyesini ortaya koyan husus, eşyanın eski düzenine dönme arzusundan çok, belirsizlik duygusuydu. Soğuk Savaş belki de kazanılmıştı, ancak bu zafer, Amerika'nın geleceğine ne veriyordu? Eğer yeni düzen eskinin sınırlama ve Soğuk Savaş düzeninin yerini alacaksa, niteliği ne olacaktı? Totaliter tehlikelerin böylesine açık bir şekilde ortadan kalktığı ve özgürlük kurum ve kuruluşlarının hemen hemen her yerde yükseldiği bir dünyada, Amerika Birleşik Devletleri'ne hala özgürlük şampiyonu ve savunucusu olarak ihtiyaç olacak mıydı? Ve eğer artık ihtiyaç duyulmuyorduysa Amerika belli bir rol oynamaya devam edecek miydi?'

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat