İnşa Edilen Sırlar

Stok Kodu:
9786058465305
Boyut:
13.50x20.50
Sayfa Sayısı:
368
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2014
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%30 indirimli
15,74
15,74
9786058465305
546712
İnşa Edilen Sırlar
İnşa Edilen Sırlar
15.74

"Sadece hayat veren değil, hayat verip hak eden baba adını taşır."

Bu kitap bestseller değildir. Dünyada en çok okunan kitaplar arasında yer almayacak. Öyle bir niyetide yok zaten. Türkçeden başka dildede basılmadı.

Bu kitap, Türkiye'nin toplumsal yapsının çelişki ve çatışmalarının aile içi ilişkilerine yansımasıyla bozulan dağılan ve "yaşamdan mahrum yaşamaya mahkum" bırakılarak insanın sosyal bir varlık olarak yaşamını sürdürürken yaşadıklarını yalın bir dille anlatma çabası içerisindedir.

Bu hayatta tesadüfler yoktur, yaşamda şansa da çok yer yoktur. Ara sıra talihin bize görüldüğünü kabul etsek de onu fırsata çevirmek için bile akıl ve özgür irade gerektirmektedir. Oturup tartmak sakin olup sonuçlarını düşünmek neyi nasıl yapabilirimi bilmek ve ikna olmak ihtiyacımız olan tek şeydi.

Çok zaman sonraları,hayatın diğer yüzünü yaşayıp ölümün bizi birbirimizden ayırdığına dahi varlığıyla olmasa da sonsuzlaştırdığı ruh ve hayaliyle hala yanımızdadır. Bazı gecelerde başını yastığa koyup düşüne daldığında annemin ve babanın sıcaklığını hep hissederim. En yoğun hasretin hep onlaradır. Sen oları düşündükçe onlarda yalnız bırakmaz seni. Hayat bizi yorsa da bu bitip tükenmeyen sevgi en büyük molamız olur. Geçmişe yaptığımız bu yolculukların sonu genelde,hep söylenmeyen sözlerle biter. Hissettiğimiz duygular birbirine karışır ne diyeceğimizi bilemeyiz..

Bir zamanlar pencerenin önünde oturup umut ettiğin beklediğin ve gelmediğini gördüğün kişiyi bir daha hiç beklemeyeceğini öğrenirsin. Boşa geçen zamandan ibaret sayarsın o günleri ve hayıflanırsın. Kimi zaman anımsadığında içini burkar, bir yerlerde sakladığın ve kimsenin dokunmasına izin vermediğin o sevgiyi özlersin.

Gözlerinle tüm ışığı görebilirsin veya kulaklarınla gözlerimin birmediği bir algı evreninde her şeyi duyabilirsin. Hepsi nasıl farklı pencereler sunuyorsa hissetmek de hayatın başka bir penceresidir. Görmeden duymadan koklamadan tatmadan bir varlığa hakim olabilirsin. Onun kimsenin umursamadığı dark etmediği bir yönünün içine dalar ve kaybolursun.

Hayal kırıklığı yaşamış olmanın tek nedeni de aslında budur. Bizi terk etmiş olması benim için büyük bir yıkımdı. Yıllar sonra onu tekrar gördüğümde ise aynı hayal kırıklığını yeniden yaşadım. O içimi parçalayan manzara? Yıllarca çektiğin acının aslında ne kadar berbat olduğunu fark edersin Hayatında eksilmeden başka bir şeyin olmadığını kendini harap ettiğini düşünür, yaşamaya devam etmenin ne güzel şey oduğunu o anda, anlarsın. Hiç hatırlanmamak onun sana dair hiç bir şey hatırlamamasını onun da unutmamasını istersin.

"Sadece hayat veren değil, hayat verip hak eden baba adını taşır."

Bu kitap bestseller değildir. Dünyada en çok okunan kitaplar arasında yer almayacak. Öyle bir niyetide yok zaten. Türkçeden başka dildede basılmadı.

Bu kitap, Türkiye'nin toplumsal yapsının çelişki ve çatışmalarının aile içi ilişkilerine yansımasıyla bozulan dağılan ve "yaşamdan mahrum yaşamaya mahkum" bırakılarak insanın sosyal bir varlık olarak yaşamını sürdürürken yaşadıklarını yalın bir dille anlatma çabası içerisindedir.

Bu hayatta tesadüfler yoktur, yaşamda şansa da çok yer yoktur. Ara sıra talihin bize görüldüğünü kabul etsek de onu fırsata çevirmek için bile akıl ve özgür irade gerektirmektedir. Oturup tartmak sakin olup sonuçlarını düşünmek neyi nasıl yapabilirimi bilmek ve ikna olmak ihtiyacımız olan tek şeydi.

Çok zaman sonraları,hayatın diğer yüzünü yaşayıp ölümün bizi birbirimizden ayırdığına dahi varlığıyla olmasa da sonsuzlaştırdığı ruh ve hayaliyle hala yanımızdadır. Bazı gecelerde başını yastığa koyup düşüne daldığında annemin ve babanın sıcaklığını hep hissederim. En yoğun hasretin hep onlaradır. Sen oları düşündükçe onlarda yalnız bırakmaz seni. Hayat bizi yorsa da bu bitip tükenmeyen sevgi en büyük molamız olur. Geçmişe yaptığımız bu yolculukların sonu genelde,hep söylenmeyen sözlerle biter. Hissettiğimiz duygular birbirine karışır ne diyeceğimizi bilemeyiz..

Bir zamanlar pencerenin önünde oturup umut ettiğin beklediğin ve gelmediğini gördüğün kişiyi bir daha hiç beklemeyeceğini öğrenirsin. Boşa geçen zamandan ibaret sayarsın o günleri ve hayıflanırsın. Kimi zaman anımsadığında içini burkar, bir yerlerde sakladığın ve kimsenin dokunmasına izin vermediğin o sevgiyi özlersin.

Gözlerinle tüm ışığı görebilirsin veya kulaklarınla gözlerimin birmediği bir algı evreninde her şeyi duyabilirsin. Hepsi nasıl farklı pencereler sunuyorsa hissetmek de hayatın başka bir penceresidir. Görmeden duymadan koklamadan tatmadan bir varlığa hakim olabilirsin. Onun kimsenin umursamadığı dark etmediği bir yönünün içine dalar ve kaybolursun.

Hayal kırıklığı yaşamış olmanın tek nedeni de aslında budur. Bizi terk etmiş olması benim için büyük bir yıkımdı. Yıllar sonra onu tekrar gördüğümde ise aynı hayal kırıklığını yeniden yaşadım. O içimi parçalayan manzara? Yıllarca çektiğin acının aslında ne kadar berbat olduğunu fark edersin Hayatında eksilmeden başka bir şeyin olmadığını kendini harap ettiğini düşünür, yaşamaya devam etmenin ne güzel şey oduğunu o anda, anlarsın. Hiç hatırlanmamak onun sana dair hiç bir şey hatırlamamasını onun da unutmamasını istersin.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat