Caner, işinde başarılı ancak özel hayatında beklediğini bulamayan bir dedektiftir. Abdülgani ise bilirkişi olarak bir olayı incelemek üzere maden ocağına gider. İkisinin yolları hiç umulmadık bir şekilde kesişir ve kendilerini aslında zannedildiği gibi gerçekleşmeyen bir vakanın karanlık yüzünü aydınlatmaya çalışırken bulurlar.
Yaşanmış birçok hikâyeden esinlenerek yazılan ve her milimetrekaresini heyecanla okuyacağınız bu roman sizi kendi kuyunuza götürecek.
“Ve bir gün gelip içine atılacağınız o günü bekler. Özler mi o dipsiz kuyu bizi? Yoksa biz özler miyiz onu?”
Caner, işinde başarılı ancak özel hayatında beklediğini bulamayan bir dedektiftir. Abdülgani ise bilirkişi olarak bir olayı incelemek üzere maden ocağına gider. İkisinin yolları hiç umulmadık bir şekilde kesişir ve kendilerini aslında zannedildiği gibi gerçekleşmeyen bir vakanın karanlık yüzünü aydınlatmaya çalışırken bulurlar.
Yaşanmış birçok hikâyeden esinlenerek yazılan ve her milimetrekaresini heyecanla okuyacağınız bu roman sizi kendi kuyunuza götürecek.
“Ve bir gün gelip içine atılacağınız o günü bekler. Özler mi o dipsiz kuyu bizi? Yoksa biz özler miyiz onu?”