İslâm inancı açısından insanlık tarihi, bir anlamda peygamberlerin tarihidir. Allah, her topluma bir peygamber göndermiş, onlara ilâhî mesajlarını iletmiştir. Allah'ın peygamberler göndermesi, tarihe müdâhalesidir. Tarih içinde kalıplaşmış yanlışların kökünden sökülüp atılması, onlar sayesinde olmuş, insanları gaflet uykusundan uyandırmışlardır. Toplumsal ahlâkî değerlerin oluşması ve düzenlenmesinden, insanların ruhsal ihtiyaçlarının karşılanmasına kadar aklın tek başına karar verip oluşturmada yetkin olmadığı hususlar, peygamberler ve onların mesajları sayesinde gerçekleşmiştir. Kurân'ın tespitine göre Allah, tarih içerisinde, ulü'l-azm adı verilen birtakım peygamberler göndererek tarihin akışını değiştirmiştir. Bu anlamıyla onlar, insanlığa, kurtuluşlarını gösteren işâret levhaları olmuş, gerçek kurtuluşun pratiğini göstermişlerdir.
İslâm inancı açısından insanlık tarihi, bir anlamda peygamberlerin tarihidir. Allah, her topluma bir peygamber göndermiş, onlara ilâhî mesajlarını iletmiştir. Allah'ın peygamberler göndermesi, tarihe müdâhalesidir. Tarih içinde kalıplaşmış yanlışların kökünden sökülüp atılması, onlar sayesinde olmuş, insanları gaflet uykusundan uyandırmışlardır. Toplumsal ahlâkî değerlerin oluşması ve düzenlenmesinden, insanların ruhsal ihtiyaçlarının karşılanmasına kadar aklın tek başına karar verip oluşturmada yetkin olmadığı hususlar, peygamberler ve onların mesajları sayesinde gerçekleşmiştir. Kurân'ın tespitine göre Allah, tarih içerisinde, ulü'l-azm adı verilen birtakım peygamberler göndererek tarihin akışını değiştirmiştir. Bu anlamıyla onlar, insanlığa, kurtuluşlarını gösteren işâret levhaları olmuş, gerçek kurtuluşun pratiğini göstermişlerdir.