İslam, hükümleri vaz ederken mutlaka insanın yararına olmak üzere bir takım gaye ve hedefleri gözetmiş, gerekçesiz ve amaçsız hiçbir hüküm bina etmemiştir.
İslam Hukuk literatüründe kanun koyucunun vaz ettiği hükümlerde gözettiği bu gayelerin tesbiti çalışmalarına kısaca. "Makasıdu'ş-Şeria" denilmektedir. Bu çalışmada "Hukukun Gayeleri" olarak adlandırılan konunun fıkıh usulündeki boyutları ile birlikte tarihi seyrini ele aldık. Dolayısıyla çalışma daha çok bu konuyu detayıyla ele alıp geliştirecek olan ilim erbabının istifadesine sunan bir tesbit çalışması saymak mümkündür.
İslam, hükümleri vaz ederken mutlaka insanın yararına olmak üzere bir takım gaye ve hedefleri gözetmiş, gerekçesiz ve amaçsız hiçbir hüküm bina etmemiştir.
İslam Hukuk literatüründe kanun koyucunun vaz ettiği hükümlerde gözettiği bu gayelerin tesbiti çalışmalarına kısaca. "Makasıdu'ş-Şeria" denilmektedir. Bu çalışmada "Hukukun Gayeleri" olarak adlandırılan konunun fıkıh usulündeki boyutları ile birlikte tarihi seyrini ele aldık. Dolayısıyla çalışma daha çok bu konuyu detayıyla ele alıp geliştirecek olan ilim erbabının istifadesine sunan bir tesbit çalışması saymak mümkündür.