Tarihçilik mesleğinde laboratuvar ortamının olmaması olgusu, disiplinel savunu adına dillendirilen bir söylem ve hatta bir realitedir. Ancak bizce sorgulanması gereken esas mesele; hangi tarihçinin laboratuvar ortamında çalışmak isteyeceğidir. Sanırım tarihin kendine has heyecanını yitirmek istemeyen hiçbir tarihçi böyle bir arzu içinde olmayacaktır. Tarihçinin kendisini dışlayan bir türden çözüm önerilerine sıcak bakmaması da son derece doğaldır. Zira o, hadiseye müdahil olmak, yaşanılanları yaşanılan çağa değil belki ama kendisini yaşananların çağına götürmek isteyecektir.
Tarihçilik mesleğinde laboratuvar ortamının olmaması olgusu, disiplinel savunu adına dillendirilen bir söylem ve hatta bir realitedir. Ancak bizce sorgulanması gereken esas mesele; hangi tarihçinin laboratuvar ortamında çalışmak isteyeceğidir. Sanırım tarihin kendine has heyecanını yitirmek istemeyen hiçbir tarihçi böyle bir arzu içinde olmayacaktır. Tarihçinin kendisini dışlayan bir türden çözüm önerilerine sıcak bakmaması da son derece doğaldır. Zira o, hadiseye müdahil olmak, yaşanılanları yaşanılan çağa değil belki ama kendisini yaşananların çağına götürmek isteyecektir.