"Akaid İlmi" denince İslam'da inanılması gereken "İman Esasları" anlaşılmalıdır. "Amentü" kavramında ifadesini bulan bu inanç esasları; Allah'a, meleklere, kitaplara, peygamberlere, ahiret gününe (gayb alemine) hayır ve şerrin Allah'tan geldiğine inanmaktadır. Bu anlamda din denince İslam kast edildiği için buna "İslam Akaidi" de denir. Amacı; "insanı, dünya ve ahiret mutluluğuna" ulaştırmaktadır.
Allah'a iman, insan fıtratının icabıdır. Her insan kendi yaratılışına ve kainattaki bu mükemmel varlıklara bakarak büyük bir yaratıcının var olduğunu aklen kabul eder.
Allah'ın varlığına inanmanın diğer açık bir işareti de kainatın yaratılışındaki ahenk ve intizamdır. Göklerin, yerlerin, denizlerin yaratılışı, gece ile gündüzün birbirini izlemesi, hikmet ve ibretle üzerinde düşünülmesi gereken olaylardır.
Allah'a inanan, O'nun rızasını önde tutar. Hata işlemekten ve başkalarına zarar vermekten kaçınır. İyilikte örnek olur. Kalbinin, ruhunun ve düşüncesinin merkezinde Allah korkusu ve sevgisi bulunur.
"Akaid İlmi" denince İslam'da inanılması gereken "İman Esasları" anlaşılmalıdır. "Amentü" kavramında ifadesini bulan bu inanç esasları; Allah'a, meleklere, kitaplara, peygamberlere, ahiret gününe (gayb alemine) hayır ve şerrin Allah'tan geldiğine inanmaktadır. Bu anlamda din denince İslam kast edildiği için buna "İslam Akaidi" de denir. Amacı; "insanı, dünya ve ahiret mutluluğuna" ulaştırmaktadır.
Allah'a iman, insan fıtratının icabıdır. Her insan kendi yaratılışına ve kainattaki bu mükemmel varlıklara bakarak büyük bir yaratıcının var olduğunu aklen kabul eder.
Allah'ın varlığına inanmanın diğer açık bir işareti de kainatın yaratılışındaki ahenk ve intizamdır. Göklerin, yerlerin, denizlerin yaratılışı, gece ile gündüzün birbirini izlemesi, hikmet ve ibretle üzerinde düşünülmesi gereken olaylardır.
Allah'a inanan, O'nun rızasını önde tutar. Hata işlemekten ve başkalarına zarar vermekten kaçınır. İyilikte örnek olur. Kalbinin, ruhunun ve düşüncesinin merkezinde Allah korkusu ve sevgisi bulunur.