Batı 1980 sonrasında, sivil toplumu demokratikleşmenin bir ajanı olarak yeniden keşfederken, Türkiye'de 1990'dan sonra sivil toplum kuruluşlarının toplumsal ve siyasal hayattaki önemi giderek artmaya başlamıştır. Yeni gelişmeler ve arayışlar çerçevesinde demokratikleşme sürecinin sağlıklı işlemesinde sivil toplum kuruluşlarının ve katılımın taşıdığı yaşamsal önemi vurgulayan yerli ve yabancı literatürdeki artış, bizi bu olguyu incelemeye yöneltmiştir.
Batı 1980 sonrasında, sivil toplumu demokratikleşmenin bir ajanı olarak yeniden keşfederken, Türkiye'de 1990'dan sonra sivil toplum kuruluşlarının toplumsal ve siyasal hayattaki önemi giderek artmaya başlamıştır. Yeni gelişmeler ve arayışlar çerçevesinde demokratikleşme sürecinin sağlıklı işlemesinde sivil toplum kuruluşlarının ve katılımın taşıdığı yaşamsal önemi vurgulayan yerli ve yabancı literatürdeki artış, bizi bu olguyu incelemeye yöneltmiştir.