İngiliz Edebiyatının bir tek "en ünlü" romanı hangisidir, diye sorulsa bütün okurların seçeceği yapıt mutlaka "Jane Eyre" olurdu. Charlotte Bronte, bu benzersiz şaheseri, şiirsel duygusallığını son derece çağdaş bir gerçekçilikle harmanlar. Günümüzün ruh doktorlarına taş çıkartacak bir gözlemcilikle irdelenmiş rengarenk kişiler konunun işlenmesindeki soluk kesici akıcılık ve gerilim, roman kahramanı Jane'in nerdeyse "feminist" diyebileceğimiz görüş ve davranışları, romanın hem ciddi, klasik bir edebiyat başeseri, hem de ateşli, sürükleyici, heyecanlı bir serüven romanı olarak okunmasını sağlar.
İngiliz Edebiyatının bir tek "en ünlü" romanı hangisidir, diye sorulsa bütün okurların seçeceği yapıt mutlaka "Jane Eyre" olurdu. Charlotte Bronte, bu benzersiz şaheseri, şiirsel duygusallığını son derece çağdaş bir gerçekçilikle harmanlar. Günümüzün ruh doktorlarına taş çıkartacak bir gözlemcilikle irdelenmiş rengarenk kişiler konunun işlenmesindeki soluk kesici akıcılık ve gerilim, roman kahramanı Jane'in nerdeyse "feminist" diyebileceğimiz görüş ve davranışları, romanın hem ciddi, klasik bir edebiyat başeseri, hem de ateşli, sürükleyici, heyecanlı bir serüven romanı olarak okunmasını sağlar.