Efsane ve söylencelere dayalı kültür izlencemizin dördüncü kitabında, Avrupa ve Asya'yı ürküten ekonomik gücüyle, geleneksel yaşam biçimiyle, politik yapısıyla, batı düşüncesine ters gelen düşünce sistemiyle dünyayı şaşırtan bir ulusun, Japonların, efsane ve söylenceleri bulunmaktadır. Japonlar Asya kıtasının mirası olan değişik inanç ve kültürleri bünyesine alıp kendi devlet yönetim sistemine göre biçimlendirmiş, kendi geleneksel yaşam biçimini ve kültürünü oluşturmuştur. Bu kitapta biraraya getirilen Şinto efsanelerinden Budist söylencelere, Konfüçyüs ahlakı'nın işlendiği söylenceden 18. yy. da yaşanmış gerçek bir olaydan esinlenen ve Arthur Koesler'ın "Batı düşüncesine göre tam bir çılgınlık" diye tanımladığı Kırkyedi Ronin efsanesine kadar, bütün efsane ve söylencelerin hepsi Japon insanının / Japon ülkesinin kendine özgü yapısını, daha iyi bir deyişle Japon ruhunu anlatmaktadır. Günümüz Japonya'sını anlamak için de önemli olduğuna inandığımız bu kitabımızı okuyucularımızın değerlendirmesine sunuyoruz.
Efsane ve söylencelere dayalı kültür izlencemizin dördüncü kitabında, Avrupa ve Asya'yı ürküten ekonomik gücüyle, geleneksel yaşam biçimiyle, politik yapısıyla, batı düşüncesine ters gelen düşünce sistemiyle dünyayı şaşırtan bir ulusun, Japonların, efsane ve söylenceleri bulunmaktadır. Japonlar Asya kıtasının mirası olan değişik inanç ve kültürleri bünyesine alıp kendi devlet yönetim sistemine göre biçimlendirmiş, kendi geleneksel yaşam biçimini ve kültürünü oluşturmuştur. Bu kitapta biraraya getirilen Şinto efsanelerinden Budist söylencelere, Konfüçyüs ahlakı'nın işlendiği söylenceden 18. yy. da yaşanmış gerçek bir olaydan esinlenen ve Arthur Koesler'ın "Batı düşüncesine göre tam bir çılgınlık" diye tanımladığı Kırkyedi Ronin efsanesine kadar, bütün efsane ve söylencelerin hepsi Japon insanının / Japon ülkesinin kendine özgü yapısını, daha iyi bir deyişle Japon ruhunu anlatmaktadır. Günümüz Japonya'sını anlamak için de önemli olduğuna inandığımız bu kitabımızı okuyucularımızın değerlendirmesine sunuyoruz.