Her geçen gün içinde büyüyen vuslatı, gün be gün ertelemek zorunda kalırsın dudaklarını kanatırcasına, haince hançerlenen duygularının sağanağında zehir zıkkım olur bütün kelimeler mürekkebinden damlarken yutkunursun.
Boğazına koca bir yumru oturur zaman denen kavram elbette durmayacak bizim için boğazında düğümlenen kelimeler, yüreğinde belki de deprem etkisi yaratacak sıradan bir yazı gibi okuyup geçecek birçok beşeri farkında olmadan. İnadına yarsın bir papatyanın yaprakları arasına ölüm kadar yalnızlık kokan satırları.
Umutlarını, beklentilerini zihninin tozlu raflarına kaldırırsın büyük bir hayal kırıklığıyla ve git gide kaybolursun karanlığın küf kokan keşif yaşanmışlıklarında...
Sonuçta insan eğer geçekten isterse emanet verilen yaşam sürecinin içinde her şeyi başarabilecek güce sahiptir. Her ne yaparsa, her nereye giderse gitsin, içinde ki yaşam enerjisi de kendisiyle birlikte olacaktır. İç benliği yani özü her zaman kişinin rehberi olacaktır...
Her geçen gün içinde büyüyen vuslatı, gün be gün ertelemek zorunda kalırsın dudaklarını kanatırcasına, haince hançerlenen duygularının sağanağında zehir zıkkım olur bütün kelimeler mürekkebinden damlarken yutkunursun.
Boğazına koca bir yumru oturur zaman denen kavram elbette durmayacak bizim için boğazında düğümlenen kelimeler, yüreğinde belki de deprem etkisi yaratacak sıradan bir yazı gibi okuyup geçecek birçok beşeri farkında olmadan. İnadına yarsın bir papatyanın yaprakları arasına ölüm kadar yalnızlık kokan satırları.
Umutlarını, beklentilerini zihninin tozlu raflarına kaldırırsın büyük bir hayal kırıklığıyla ve git gide kaybolursun karanlığın küf kokan keşif yaşanmışlıklarında...
Sonuçta insan eğer geçekten isterse emanet verilen yaşam sürecinin içinde her şeyi başarabilecek güce sahiptir. Her ne yaparsa, her nereye giderse gitsin, içinde ki yaşam enerjisi de kendisiyle birlikte olacaktır. İç benliği yani özü her zaman kişinin rehberi olacaktır...