Sabahattin Ali'yi toplum yazarı yapan sebep, onun kuşatıcı dilidir kuşkusuz. Ezilenler, ayrımcılığa uğrayanlar, muktedirlerden zulüm görenler onun satırlarının kahramanıdır. Bu yönüyle seçkinci edebiyat anlayışının aksine nereyi anlatırsa anlatsın duygudaşlığımızı besler: “Kağnı, taşlara çarptıkça, üzerinde bağlı ölüyü iki tarafa fırlatarak ve yükselip alçalan uzun, yanık gıcırtılar çıkararak ve ay ışığının altında ve gecenin sessizliği içinde arkasında hafif bir toz bulutu bırakarak, ağır ağır kendi bildiğine ilerliyordu.”
Sabahattin Ali'yi toplum yazarı yapan sebep, onun kuşatıcı dilidir kuşkusuz. Ezilenler, ayrımcılığa uğrayanlar, muktedirlerden zulüm görenler onun satırlarının kahramanıdır. Bu yönüyle seçkinci edebiyat anlayışının aksine nereyi anlatırsa anlatsın duygudaşlığımızı besler: “Kağnı, taşlara çarptıkça, üzerinde bağlı ölüyü iki tarafa fırlatarak ve yükselip alçalan uzun, yanık gıcırtılar çıkararak ve ay ışığının altında ve gecenin sessizliği içinde arkasında hafif bir toz bulutu bırakarak, ağır ağır kendi bildiğine ilerliyordu.”