Kahramanlık Patolojisi Toplu Katliamlar ve İntihar

Stok Kodu:
9789756056967
Boyut:
13.50x19.50
Sayfa Sayısı:
208
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018-05
Çeviren:
Nalan Kurunç
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
65,00
52,00
9789756056967
528258
Kahramanlık Patolojisi
Kahramanlık Patolojisi Toplu Katliamlar ve İntihar
52.00

Franco “Bifo” Berardi, bu kitapta kahramanlık fikri ve bunun günümüzdeki tezahürleri üzerine düşünmeye davet ediyor bizi. Yazara göre böyle bir düşünmenin ilk adımı kuşkusuz antik ve modern çağlardaki kahramanlıkla “finans kapitalizm çağındaki” kahramanlık arasındaki ayrımı yakalamaktır. Zira ancak bu ayrım bize kahramanlığın günümüzde nasıl bir patolojiye dönüştüğünü gösterebilir. Epik kahramanlığın cesaret, irade, müdahale ve “kötülükleri” bertaraf etme gücüne atfedilen kuruculuğu ile günümüzdeki kahramanlığın suça meyilli, ölümü gösteriye dönüştüren ve yaşama kasteden niteliğine içkin yıkıcılığı üzerinde düşünme imkânı sunar. Kapitalizmin “nihilizm krallığı”nda yeşeren günümüz kahramanlığı, gösteri ve gerçeklik arasındaki ayrımı ortadan kaldırarak bir patolojiye dönüşür. İster intihar isterse toplu katliam biçiminde vuku bulsun, kahramanlık adına yapılan ölüm gösterileri, “fanatizm, saldırganlık ve savaş pratiklerinin ürettiği birer trajedi” haline gelir. Şimdi ve buraya, tam da yaşamın gerçekliğine yerleşen kahramanlığın yerini, simülasyon makineleriyle sonsuzca çoğaltılabilen kahramanlık imgeleri alır. Kapitalizmin yersizyurtsuzlaştırdığı, gelecek inancını kaybetmiş, şimdiyi ve bir kez olmuş olanı ise yanıltıcı imgelerle sonsuzca tekrarlanabilir bir döngüye dönüştüren acılı fail, yaşamı olumsuzlamaktan imtina etmez. Bu tür kahramanlığın gösteriye dönüştürdüğü intihar veya katliam, ölümün ve yıkıcılığın hakikatini gizler ve tam da bu yüzden patolojiktir.

Yazar hakkında:

1948 yılında İtalya'nın Bolonya kentinde doğan Franco “Bifo” Berardi, İtalyan Otonomist gelenekten gelen Marksist bir kuramcı ve eylemcidir. Çok genç yaşta İtalyan Komünist Partisi'ne katılır ve çok geçmeden hizipçilik nedeniyle partiden ihraç edilir. 1968 olaylarında Bolonya Üniversitesi'nde estetik bölümünde öğrencidir. Otonomist hareketle bu yıllarda tanışır ve hareketin içinde çalışmaya başlar. İtalya'da ilk özgür özel radyo olan ve otonom gençlik hareketinin sesi haline gelen Radyo Alice'nin kurucu kadrosunda yer alır ve radyoda aktif olarak çalışır. Otonomcu harekete yönelik devlet baskısı, tutuklamalar ve gözaltı nedeniyle hareketin pek çok kadrosu gibi Fransa'ya gider. Orada Félix Guattari ile birlikte şizoanaliz alanında çalışır. Yıllar boyunca, Semiotexte, Chimerees, Metropoli, Musica, Mutazione Ciberpunk, Cibernauti ve Félix gibi pek çok derginin kuruculuğunu ve editörlüğünü yapar. Halen Derive Approdi dergisinde çalışmakta ve Milano'daki Academia di Breria'da ders vermektedir.

Çalışmalarında endüstri sonrası toplumda medyanın ve enformasyon teknolojilerinin rolü üzerine yoğunlaşır. Özellikle kapitalist birikim mantığının çelişkili doğasının değiştiğini, bununla birlikte endüstri toplumunun devrimci öznesi olarak görülen işçi sınıfının yerine enformasyon işçilerinin, kendi ifadesiyle “kognitarya”nın geçtiğini iddia eder. Bu iddiadan yola çıkarak, geleneksel Marksist ve sosyalist anlayışları temel alan örgütlenme biçimlerinin artık günümüzde geçerliliğini yitirdiğini ve yeni bir emek öznelliği geliştirmek gerektiğini söyler.

Başlıca eserleri arasında The Soul at Work, From Alienation to Autonomy (Ruh İşbaşında, Metis Yayınları, 2012); After the Future (Gelecekten Sonra, Otonom Yayıncılık, 2014), Precarious Rhapsody (2009) sayılabilir.

Franco “Bifo” Berardi, bu kitapta kahramanlık fikri ve bunun günümüzdeki tezahürleri üzerine düşünmeye davet ediyor bizi. Yazara göre böyle bir düşünmenin ilk adımı kuşkusuz antik ve modern çağlardaki kahramanlıkla “finans kapitalizm çağındaki” kahramanlık arasındaki ayrımı yakalamaktır. Zira ancak bu ayrım bize kahramanlığın günümüzde nasıl bir patolojiye dönüştüğünü gösterebilir. Epik kahramanlığın cesaret, irade, müdahale ve “kötülükleri” bertaraf etme gücüne atfedilen kuruculuğu ile günümüzdeki kahramanlığın suça meyilli, ölümü gösteriye dönüştüren ve yaşama kasteden niteliğine içkin yıkıcılığı üzerinde düşünme imkânı sunar. Kapitalizmin “nihilizm krallığı”nda yeşeren günümüz kahramanlığı, gösteri ve gerçeklik arasındaki ayrımı ortadan kaldırarak bir patolojiye dönüşür. İster intihar isterse toplu katliam biçiminde vuku bulsun, kahramanlık adına yapılan ölüm gösterileri, “fanatizm, saldırganlık ve savaş pratiklerinin ürettiği birer trajedi” haline gelir. Şimdi ve buraya, tam da yaşamın gerçekliğine yerleşen kahramanlığın yerini, simülasyon makineleriyle sonsuzca çoğaltılabilen kahramanlık imgeleri alır. Kapitalizmin yersizyurtsuzlaştırdığı, gelecek inancını kaybetmiş, şimdiyi ve bir kez olmuş olanı ise yanıltıcı imgelerle sonsuzca tekrarlanabilir bir döngüye dönüştüren acılı fail, yaşamı olumsuzlamaktan imtina etmez. Bu tür kahramanlığın gösteriye dönüştürdüğü intihar veya katliam, ölümün ve yıkıcılığın hakikatini gizler ve tam da bu yüzden patolojiktir.

Yazar hakkında:

1948 yılında İtalya'nın Bolonya kentinde doğan Franco “Bifo” Berardi, İtalyan Otonomist gelenekten gelen Marksist bir kuramcı ve eylemcidir. Çok genç yaşta İtalyan Komünist Partisi'ne katılır ve çok geçmeden hizipçilik nedeniyle partiden ihraç edilir. 1968 olaylarında Bolonya Üniversitesi'nde estetik bölümünde öğrencidir. Otonomist hareketle bu yıllarda tanışır ve hareketin içinde çalışmaya başlar. İtalya'da ilk özgür özel radyo olan ve otonom gençlik hareketinin sesi haline gelen Radyo Alice'nin kurucu kadrosunda yer alır ve radyoda aktif olarak çalışır. Otonomcu harekete yönelik devlet baskısı, tutuklamalar ve gözaltı nedeniyle hareketin pek çok kadrosu gibi Fransa'ya gider. Orada Félix Guattari ile birlikte şizoanaliz alanında çalışır. Yıllar boyunca, Semiotexte, Chimerees, Metropoli, Musica, Mutazione Ciberpunk, Cibernauti ve Félix gibi pek çok derginin kuruculuğunu ve editörlüğünü yapar. Halen Derive Approdi dergisinde çalışmakta ve Milano'daki Academia di Breria'da ders vermektedir.

Çalışmalarında endüstri sonrası toplumda medyanın ve enformasyon teknolojilerinin rolü üzerine yoğunlaşır. Özellikle kapitalist birikim mantığının çelişkili doğasının değiştiğini, bununla birlikte endüstri toplumunun devrimci öznesi olarak görülen işçi sınıfının yerine enformasyon işçilerinin, kendi ifadesiyle “kognitarya”nın geçtiğini iddia eder. Bu iddiadan yola çıkarak, geleneksel Marksist ve sosyalist anlayışları temel alan örgütlenme biçimlerinin artık günümüzde geçerliliğini yitirdiğini ve yeni bir emek öznelliği geliştirmek gerektiğini söyler.

Başlıca eserleri arasında The Soul at Work, From Alienation to Autonomy (Ruh İşbaşında, Metis Yayınları, 2012); After the Future (Gelecekten Sonra, Otonom Yayıncılık, 2014), Precarious Rhapsody (2009) sayılabilir.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat