Tarihi ilk insan topluluklarının oluşmasına kadar eskilere giden ancak 19. yüzyılın sonlarından itibaren bilimsel çalışma ve araştırmalara konu olan kamu yönetimi çağdaş toplumların varlıklarını sürdürmelerinde çok önemli bir rol oynamaktadır. Kamu politikalarının uygulaması süreci içinde kamu örgütlerinin yönetimi kuşkusuz her toplum için hayati bir önem taşımaktadır. Özellikle küselleşme ve yeni bir dünya düzeni kurulması süreci içinde kamu yönetminin önemli daha da artmıştır. Küreselleşme süreci ile birlikte dünyamızda ulus devletin tek aktörlüğüne son verildiği, uluslararası örgütlerin ve çok uluslu şirketlerin bağımsız bir birim olarak ortaya çıktığı, ulusal sınırların ve ulusal sınırlar içinde kamu yönetiminin giderek ikincil bir konuma düştüğü ve önemini yitirdiği ileri sürülebilir.
Tarihi ilk insan topluluklarının oluşmasına kadar eskilere giden ancak 19. yüzyılın sonlarından itibaren bilimsel çalışma ve araştırmalara konu olan kamu yönetimi çağdaş toplumların varlıklarını sürdürmelerinde çok önemli bir rol oynamaktadır. Kamu politikalarının uygulaması süreci içinde kamu örgütlerinin yönetimi kuşkusuz her toplum için hayati bir önem taşımaktadır. Özellikle küselleşme ve yeni bir dünya düzeni kurulması süreci içinde kamu yönetminin önemli daha da artmıştır. Küreselleşme süreci ile birlikte dünyamızda ulus devletin tek aktörlüğüne son verildiği, uluslararası örgütlerin ve çok uluslu şirketlerin bağımsız bir birim olarak ortaya çıktığı, ulusal sınırların ve ulusal sınırlar içinde kamu yönetiminin giderek ikincil bir konuma düştüğü ve önemini yitirdiği ileri sürülebilir.