Karabibik bugün erkenden uyanmıştı. Tarlasına çit çevirmek için dün Matırlı tepelerinden kestiği meşe çalılarının dalları harman yerinde koca bir yığın halinde durmaktaydı. Sağ elinde ağzı çentikli bir tahra bulunmakta olup geçen seneden beri nadaslı bekleyen tarlada ağır adımlarla dal yığınına doğru yürümekteydi.
Ayağındaki büyük, kalın pençeli, sökük ayakkabılarını büyük bir zorlukla sürüklemekte; artık çürümek üzere olan, rengi, cinsi belirsiz, çeşitli renklerde yamalı dizliğinin deliklerinden içdonunun toprak rengine çalar rengi gözükmekte; bir eski tezkere askerinin kim bilir kaç sene önce hediyesi olmak üzere sahip olduğu ceketi, tutar giyilir yanı kalmadığı halde ve bedenini kavrayamaz durumda olmakla beraber yine de sırtında bulunmakta; bu ceketin altında kirli gömleğinin göğsü, yakası büsbütün açık kalarak kayış gibi sert ve siyah olan vücudunun göğüs ve bağır kısımlarını hep açıkta bırakmaktaydı.
Karabibik bugün erkenden uyanmıştı. Tarlasına çit çevirmek için dün Matırlı tepelerinden kestiği meşe çalılarının dalları harman yerinde koca bir yığın halinde durmaktaydı. Sağ elinde ağzı çentikli bir tahra bulunmakta olup geçen seneden beri nadaslı bekleyen tarlada ağır adımlarla dal yığınına doğru yürümekteydi.
Ayağındaki büyük, kalın pençeli, sökük ayakkabılarını büyük bir zorlukla sürüklemekte; artık çürümek üzere olan, rengi, cinsi belirsiz, çeşitli renklerde yamalı dizliğinin deliklerinden içdonunun toprak rengine çalar rengi gözükmekte; bir eski tezkere askerinin kim bilir kaç sene önce hediyesi olmak üzere sahip olduğu ceketi, tutar giyilir yanı kalmadığı halde ve bedenini kavrayamaz durumda olmakla beraber yine de sırtında bulunmakta; bu ceketin altında kirli gömleğinin göğsü, yakası büsbütün açık kalarak kayış gibi sert ve siyah olan vücudunun göğüs ve bağır kısımlarını hep açıkta bırakmaktaydı.