İnsanlar karar aldıkları ilk günden beri nasıl karar aldıkları konusunda kafa yormuşlardır. Yüzyıllar boyunca insan davranışlarını dışarıdan gözleyerek, karar alma üzerine incelikli teoriler geliştirmişlerdir. Beyin tam bir kapalı kutu olduğu için bu düşünürler insanın kafasının içinde gerçekte neler olup bittiği hakkında fiilen sınanamayan bazı varsayımlara dayanmak zorunda kalmışlardı.
Bu kitapta Jonah Lehrer, sinirbilimin bulguları ışığında kararlarımızı nasıl verdiğimizi inceliyor. Karar öncesinde beynimizin içinde neler olup bittiğini aydınlatmaya çalışıyor. Uçak pilotlarının, oyun kurucularının, dizi yönetmenlerinin, poker oyuncularının, profesyonel yatırımcıların, seri katillerin günlük hayatta aldıkları kararları irdeliyor.
Beyin açısından bakıldığında, iyi bir kararla kötü bir karar arasında ince bir çizgi vardır. Bu kitap işte bu ince çizgiyi ele alıyor.
İnsanlar karar aldıkları ilk günden beri nasıl karar aldıkları konusunda kafa yormuşlardır. Yüzyıllar boyunca insan davranışlarını dışarıdan gözleyerek, karar alma üzerine incelikli teoriler geliştirmişlerdir. Beyin tam bir kapalı kutu olduğu için bu düşünürler insanın kafasının içinde gerçekte neler olup bittiği hakkında fiilen sınanamayan bazı varsayımlara dayanmak zorunda kalmışlardı.
Bu kitapta Jonah Lehrer, sinirbilimin bulguları ışığında kararlarımızı nasıl verdiğimizi inceliyor. Karar öncesinde beynimizin içinde neler olup bittiğini aydınlatmaya çalışıyor. Uçak pilotlarının, oyun kurucularının, dizi yönetmenlerinin, poker oyuncularının, profesyonel yatırımcıların, seri katillerin günlük hayatta aldıkları kararları irdeliyor.
Beyin açısından bakıldığında, iyi bir kararla kötü bir karar arasında ince bir çizgi vardır. Bu kitap işte bu ince çizgiyi ele alıyor.