Orhan Söylemez: “Elinizdeki kitap, yirmi üç kişinin emek vererek hazırladığı bir çalışma. Bu eserde, Türkiye'de Efsanenin Sonu ve Ülker romanları ile bilinen Abiş Kekilbayulı'nın hayat hikayesini, hakkında söylenenleri, şiir dünyasını ve şiirlerinden çevirilerle birlikte çözümlemelerini bulacaksınız. “Kazak bozkırının her taşı ‘Kâbe'm, her çalısı secdem” diyen Abiş Kekilbayulı'nın vatan sevgisinin ölçüsü çok genişti. Tam bir vatanseverdi, tam bir mümindi. Bunu şiirlerinde ve konuşmalarında görmek mümkün.”
Nursultan Nazarbaev: “Açık konuştu, dürüst konuştu. Halkına her zaman fayda sağlayan yazar olmak bir zevktir. Böyle Kazakların sayısının artmasını diliyorum!”
Kasım Comart Tokaev: “Büyük yazarın çalışması Kazak ruhunun bir yansımasıdır. Yazarın kitaplarını okuyan kişi, halkımızın ruhunu, düşüncesini, güzellik dünyasını, milletimizin ululuğunu tanır. Abiş'in dünyası okyanusun derinliği gibi geniş bir mirasa, çok yönlü ve anlam bakımından zenginliğe sahiptir.”
Ulugbeg Esdevlet: “... Ulu Abay'ın hayalindeki Abiş bu, Avezov'un devamı gibi bir yiğit.”
Akselev Seydimbek: “Abiş gibi dünyada eşi benzeri olmayan bir kişiyle aynı devirde yaşadığımı kaderin hediyesi olarak görüyorum. Abiş, insanların biyografilerini yazan bir sanatçı değildir. İnsan bilincinin ve kahraman bilincinin evrimine odaklanan bir sanatçıdır.”
Mırzatay Coldasbekov: “Kıvırcık saçlı, beyaz alnı parlayan ve alnı geniş çocuğun hala kalabalık içinde cesaretle konuştuğunu hatırlıyorum. Kalabalıktakiler de ona “Adam olacak çocuk!” diyorlardı. Halk boşa konuşmaz. Söyledikleri de gerçek oldu. Antik çağlardan beri Mangıstav'da 362 evliya vardı. 363. evliya da Abiş Kekilbayulı'dır.
Dulat İsabekov: “Abiş'i okurken kendinizi hazırlamanız gerekir. Aksi takdirde Abiş'in çalışmasını anlamanız da idrak etmeniz de zordur.”
Jumeken Najimedenov: “O, aklın, geniş ilmin ve derin hissiyatın kıvamlı kaynağıdır. Kıvamlı olduğu için ağır ve yavaş hareket eder. Ancak derinden süzülerek geldiğinden, temiz ve saf olmasından dolayı herkesi kendisine
bağlar.”
Tahavi Ahtanov: “Abiş sıradan bir Kazak değil. Kazak'ın da Kazak'ı var. Günümüzce söylersek, kalitesiyle öne çıkan, Mangıstav'da yaşayan, büyük savaşçı, duruşu ve doğasıyla başkalarından farklı yaratılan Aday boyundandır.”
Zeynolla Kabdolov: “Abiş Kekilbayulı, yetenek! Harika yetenek! Ve gerç ek yetenek, her şeyden önce şair. Abiş'i edebiyata şiiri getirdi. Bu doğru. Doğuştan bir şair olmasaydı, çok yönlü ve yetenekli bir sanatçı, parlak birdüşünür, bir hatip ve bilge bir lider olmazdı... Bütün bunlar şiirde.”
Olcas Süleymenov: “Kazak edebiyatında Tolstoy'a en yakın yazar Abiş Kekilbayulı'dır. Düşüncesinin genişliği, evrensel motifleri, akıcı diliyle okuyucusunu büyüler.”
Orhan Söylemez: “Elinizdeki kitap, yirmi üç kişinin emek vererek hazırladığı bir çalışma. Bu eserde, Türkiye'de Efsanenin Sonu ve Ülker romanları ile bilinen Abiş Kekilbayulı'nın hayat hikayesini, hakkında söylenenleri, şiir dünyasını ve şiirlerinden çevirilerle birlikte çözümlemelerini bulacaksınız. “Kazak bozkırının her taşı ‘Kâbe'm, her çalısı secdem” diyen Abiş Kekilbayulı'nın vatan sevgisinin ölçüsü çok genişti. Tam bir vatanseverdi, tam bir mümindi. Bunu şiirlerinde ve konuşmalarında görmek mümkün.”
Nursultan Nazarbaev: “Açık konuştu, dürüst konuştu. Halkına her zaman fayda sağlayan yazar olmak bir zevktir. Böyle Kazakların sayısının artmasını diliyorum!”
Kasım Comart Tokaev: “Büyük yazarın çalışması Kazak ruhunun bir yansımasıdır. Yazarın kitaplarını okuyan kişi, halkımızın ruhunu, düşüncesini, güzellik dünyasını, milletimizin ululuğunu tanır. Abiş'in dünyası okyanusun derinliği gibi geniş bir mirasa, çok yönlü ve anlam bakımından zenginliğe sahiptir.”
Ulugbeg Esdevlet: “... Ulu Abay'ın hayalindeki Abiş bu, Avezov'un devamı gibi bir yiğit.”
Akselev Seydimbek: “Abiş gibi dünyada eşi benzeri olmayan bir kişiyle aynı devirde yaşadığımı kaderin hediyesi olarak görüyorum. Abiş, insanların biyografilerini yazan bir sanatçı değildir. İnsan bilincinin ve kahraman bilincinin evrimine odaklanan bir sanatçıdır.”
Mırzatay Coldasbekov: “Kıvırcık saçlı, beyaz alnı parlayan ve alnı geniş çocuğun hala kalabalık içinde cesaretle konuştuğunu hatırlıyorum. Kalabalıktakiler de ona “Adam olacak çocuk!” diyorlardı. Halk boşa konuşmaz. Söyledikleri de gerçek oldu. Antik çağlardan beri Mangıstav'da 362 evliya vardı. 363. evliya da Abiş Kekilbayulı'dır.
Dulat İsabekov: “Abiş'i okurken kendinizi hazırlamanız gerekir. Aksi takdirde Abiş'in çalışmasını anlamanız da idrak etmeniz de zordur.”
Jumeken Najimedenov: “O, aklın, geniş ilmin ve derin hissiyatın kıvamlı kaynağıdır. Kıvamlı olduğu için ağır ve yavaş hareket eder. Ancak derinden süzülerek geldiğinden, temiz ve saf olmasından dolayı herkesi kendisine
bağlar.”
Tahavi Ahtanov: “Abiş sıradan bir Kazak değil. Kazak'ın da Kazak'ı var. Günümüzce söylersek, kalitesiyle öne çıkan, Mangıstav'da yaşayan, büyük savaşçı, duruşu ve doğasıyla başkalarından farklı yaratılan Aday boyundandır.”
Zeynolla Kabdolov: “Abiş Kekilbayulı, yetenek! Harika yetenek! Ve gerç ek yetenek, her şeyden önce şair. Abiş'i edebiyata şiiri getirdi. Bu doğru. Doğuştan bir şair olmasaydı, çok yönlü ve yetenekli bir sanatçı, parlak birdüşünür, bir hatip ve bilge bir lider olmazdı... Bütün bunlar şiirde.”
Olcas Süleymenov: “Kazak edebiyatında Tolstoy'a en yakın yazar Abiş Kekilbayulı'dır. Düşüncesinin genişliği, evrensel motifleri, akıcı diliyle okuyucusunu büyüler.”