Gaz lambalarını biz söndürdük.
Köylerimize ilk elektrik geldiğinde, Edison'un elektriği bulduğu andan daha çok mutlu olduk. Elektriği aslında biz bulduk.
Kulağımızı verip radyodan ajanslar dinledik.
Sonra o kutuda karıncalanmaları, ardından gerçek insanları gördük. Adına televizyon dedik. Heidi, Taş Devrini, Fred Çakmaktaş'ı sevdik. Gölge Adam ile basketbola tutulduk.
Milli maçlarda Kurtuluş Savaşı heyecanını hissettik. Ferdi Tayfur'u, Orhan Gencebay'ı, Müslüm Gürses'i dinledik en çok. Onları sevdik. Onlarla sevmeyi sevdik. Sevdiğimiz karşısında dal gibi titremeyi sevdik.
Kadir İnanır'ı, Türkan Şoray'ı, Fatma Girik'i, Cüneyt Arkın'ı Münir Özkul'u, en çok da Adile Naşit'i sevdik.Televizyonu aslında biz bulduk.
Mektuplar yazdık biz sevdiklerimize sayfalar dolusu. Bayramlarda tebrik kartları gönderdik.
Gaz lambalarını biz söndürdük.
Köylerimize ilk elektrik geldiğinde, Edison'un elektriği bulduğu andan daha çok mutlu olduk. Elektriği aslında biz bulduk.
Kulağımızı verip radyodan ajanslar dinledik.
Sonra o kutuda karıncalanmaları, ardından gerçek insanları gördük. Adına televizyon dedik. Heidi, Taş Devrini, Fred Çakmaktaş'ı sevdik. Gölge Adam ile basketbola tutulduk.
Milli maçlarda Kurtuluş Savaşı heyecanını hissettik. Ferdi Tayfur'u, Orhan Gencebay'ı, Müslüm Gürses'i dinledik en çok. Onları sevdik. Onlarla sevmeyi sevdik. Sevdiğimiz karşısında dal gibi titremeyi sevdik.
Kadir İnanır'ı, Türkan Şoray'ı, Fatma Girik'i, Cüneyt Arkın'ı Münir Özkul'u, en çok da Adile Naşit'i sevdik.Televizyonu aslında biz bulduk.
Mektuplar yazdık biz sevdiklerimize sayfalar dolusu. Bayramlarda tebrik kartları gönderdik.