Tarih boyunca Türkler kendilerine has bir musiki evreni ve birikimi oluşturmuş, yetiştirdiği musikişinaslarla medeniyet tarihine mührünü vurmuştur. Bu minvalde Türkler tarafından kaleme alınan eserlerden biri de Mısır Türk Sultanlığı'nda Arapça olarak yazılmış “Kitâbü Keşfi'l-Hümûm ve'l-Kürab fî Şerhi Âleti't-Tarab” isimli kitaptır. Günümüze ulaşan tek nüshası Topkapı Sarayı Müzesi 3. Ahmed Yazma Eserler Kütüphanesinde bulunan bu eserde, telif edildiği XIV. yüzyıl ve öncesine ait pek çok çalgıya dair bilgiler bulunmaktadır. Doç. Dr. Mehmet Tıraşçı tarafından kaleme alınan ve beş bölümden oluşan eserde, “Kitabü Keşfi'l– Hümûm”un orijinal Arapça metni, edisyon kritik yapılmış metni ve Türkçe tercümesi de bulunmaktadır. Müstakil olarak çalgıbilim konusu ile ilgilenen tarihî eserlere sıkça rastlanılmaması, bu çalışmayı daha da önemli kılmaktadır. İçerisinde yer alan kimi bilgi ve isimler, Türk musikisi çalışmaları açısından bir kaynak eser özelliğine sahiptir.
Tarih boyunca Türkler kendilerine has bir musiki evreni ve birikimi oluşturmuş, yetiştirdiği musikişinaslarla medeniyet tarihine mührünü vurmuştur. Bu minvalde Türkler tarafından kaleme alınan eserlerden biri de Mısır Türk Sultanlığı'nda Arapça olarak yazılmış “Kitâbü Keşfi'l-Hümûm ve'l-Kürab fî Şerhi Âleti't-Tarab” isimli kitaptır. Günümüze ulaşan tek nüshası Topkapı Sarayı Müzesi 3. Ahmed Yazma Eserler Kütüphanesinde bulunan bu eserde, telif edildiği XIV. yüzyıl ve öncesine ait pek çok çalgıya dair bilgiler bulunmaktadır. Doç. Dr. Mehmet Tıraşçı tarafından kaleme alınan ve beş bölümden oluşan eserde, “Kitabü Keşfi'l– Hümûm”un orijinal Arapça metni, edisyon kritik yapılmış metni ve Türkçe tercümesi de bulunmaktadır. Müstakil olarak çalgıbilim konusu ile ilgilenen tarihî eserlere sıkça rastlanılmaması, bu çalışmayı daha da önemli kılmaktadır. İçerisinde yer alan kimi bilgi ve isimler, Türk musikisi çalışmaları açısından bir kaynak eser özelliğine sahiptir.