Ey insan!
Hangi şiir var ki şâirsiz olsun?
Hangi eser var ki müessirsiz olsun?
Hangi sanat var ki sanatkârsız olsun?
Hangi kitap var ki müellifsiz olsun?
Öyle de Şiir-i mûcize-i benî Adem'in, Son derece sanatlı yaratılan, ‘insan' denen bu eserin, İlim ve hikmetle yazılan beşerin; yaratıcısız, müessirsiz, sanatkarsız ve müellifsiz olması mümkün değildir. Elbette bir yaratıcısı, bir müessiri, bir sanatkarı ve bir müellifi vardır ki o Zat-ı Halık-ı Bari'-i Sani'-i Hakim-i Vahid-i Ehad'e Allah denilir.
Ey insan!
Hangi şiir var ki şâirsiz olsun?
Hangi eser var ki müessirsiz olsun?
Hangi sanat var ki sanatkârsız olsun?
Hangi kitap var ki müellifsiz olsun?
Öyle de Şiir-i mûcize-i benî Adem'in, Son derece sanatlı yaratılan, ‘insan' denen bu eserin, İlim ve hikmetle yazılan beşerin; yaratıcısız, müessirsiz, sanatkarsız ve müellifsiz olması mümkün değildir. Elbette bir yaratıcısı, bir müessiri, bir sanatkarı ve bir müellifi vardır ki o Zat-ı Halık-ı Bari'-i Sani'-i Hakim-i Vahid-i Ehad'e Allah denilir.