Bu çalışmada, Köktürk Kağanlığı ve Ötüken Uygun Kağanlığı dönemine ait 10 yazıtın (Çoyr, Ongin, Kül Tigin, Bilge Kağan, Tonyukuk, Kül İç Çor, Şine Usu, Taryat, Tes, Suci) söz varlığı incelendi. Anılan yazıtlardan elde edilen sözler ve bunların karşıladıkları anlamlar aracılığıyla, Türkçenin Köktürkçe ve Eski Uygurca evresindeki gelişmişlik düzeyinin gün ışığına çıkarılması amaçlandı. Birçok araştırmacının adı anılan yazıtlardaki söz varlığından ve stilistlik yapıdan yola çıkarak ortaya koyduğu ortak düşüncesine göre, bu belgeler yoğun biçimde askeri ve siyasi birer manifesto içermektedir. Çalışmamızın amaçlarından biri, bu etkin askeri-siyasal üslubun, dolayısıyla söz varlığının yanı sıra, eski Türk çağı insanının gündelik ve özel yaşamı, duyguları, inanışları, akıl yürütmeleri, etkileşim ve iletişimleri, zaman kavramını algılama biçimleri, yurt kurmaları, konut yapımları, doğumları, ad ve unvan verme gelenekleri, meslekleri, evlilikleri, cenaze törenleri, yasaları, töreleri gibi farklı alanlarda da bir söyleyiş biçimi geliştirdiğini ve bu alanlarda çok sayıda söz varlığı edindiğini gösterebilmektir. Böylece, Eski Türk çağı insanının yurt tuttuğu topraklarda yalnızca savaşçı kimlikle dolaşmadığını, dış politikada olduğu kadar uluslararası ticarette de etkin roller aldığını, ayrıca duyguları ve algıları olan normal insanlar olarak gündelik işleriyle uğraşıp yaşamlarını biçimlendirdiklerini anlaşılır hale getirme amacı öngörülmüştür. Çalışmadaki söz varlığı, klasik sözlük anlayışından farklı bir biçimde konulara ayrılarak (tematik) ele alındı. Tematik sözlük denemeleri, Türk dili açısından yeni sayılmasa da, Türklük Biliminde (Türkoloji) yenidir. Özellikle tarihi Türk dili alanında telif edilmiş sözlüklerde, Türkçenin söz varlığının konulara ayrılarak çalışılmış olduğunu görmekteyiz.
Bu çalışmada, Köktürk Kağanlığı ve Ötüken Uygun Kağanlığı dönemine ait 10 yazıtın (Çoyr, Ongin, Kül Tigin, Bilge Kağan, Tonyukuk, Kül İç Çor, Şine Usu, Taryat, Tes, Suci) söz varlığı incelendi. Anılan yazıtlardan elde edilen sözler ve bunların karşıladıkları anlamlar aracılığıyla, Türkçenin Köktürkçe ve Eski Uygurca evresindeki gelişmişlik düzeyinin gün ışığına çıkarılması amaçlandı. Birçok araştırmacının adı anılan yazıtlardaki söz varlığından ve stilistlik yapıdan yola çıkarak ortaya koyduğu ortak düşüncesine göre, bu belgeler yoğun biçimde askeri ve siyasi birer manifesto içermektedir. Çalışmamızın amaçlarından biri, bu etkin askeri-siyasal üslubun, dolayısıyla söz varlığının yanı sıra, eski Türk çağı insanının gündelik ve özel yaşamı, duyguları, inanışları, akıl yürütmeleri, etkileşim ve iletişimleri, zaman kavramını algılama biçimleri, yurt kurmaları, konut yapımları, doğumları, ad ve unvan verme gelenekleri, meslekleri, evlilikleri, cenaze törenleri, yasaları, töreleri gibi farklı alanlarda da bir söyleyiş biçimi geliştirdiğini ve bu alanlarda çok sayıda söz varlığı edindiğini gösterebilmektir. Böylece, Eski Türk çağı insanının yurt tuttuğu topraklarda yalnızca savaşçı kimlikle dolaşmadığını, dış politikada olduğu kadar uluslararası ticarette de etkin roller aldığını, ayrıca duyguları ve algıları olan normal insanlar olarak gündelik işleriyle uğraşıp yaşamlarını biçimlendirdiklerini anlaşılır hale getirme amacı öngörülmüştür. Çalışmadaki söz varlığı, klasik sözlük anlayışından farklı bir biçimde konulara ayrılarak (tematik) ele alındı. Tematik sözlük denemeleri, Türk dili açısından yeni sayılmasa da, Türklük Biliminde (Türkoloji) yenidir. Özellikle tarihi Türk dili alanında telif edilmiş sözlüklerde, Türkçenin söz varlığının konulara ayrılarak çalışılmış olduğunu görmekteyiz.