Bir ülkenin kralının fikren çıplaklığı ile halkın çıplaklığı arasında önemli bir bağlantı var.
Üzerine ne giyerse giysin, hatta birileri ona ne giydirirlerse giydirsinler, kafadaki çıplaklığın örtülmesi mümkün değil. Ne kadar saklanırsa saklansın, o çıplaklık gün gelir bütün açıklığıyla hem de olmadık bir zamanda ortaya çıkıverir.
Başlarındaki kralları çıplak olan halkların çıplak kalması ise çok doğaldır. Çünkü kendi çıplaklığını aşamamış bir kralın, yönetimi altındakileri ve halkını donatacağını beklemek bayağı saflık olur.
Bütün mesele, çıplak bırakılmış halkın kendilerini donatamayan krallarının çıplaklığını bilememesi, bilenlerin ise bir türlü anlatmaması, ya da anlatamaması.
Bu kitap masal ustası Andersen'in ünlü öyküsünden hareketle bugün yaşananlara mizahi bir yorum getiren öykü ile başlıyor ve yine istihdam, vergi düzeni, ekonomimizin durumu gibi halkımızın birebir cebini ilgilendiren konulara değinen yazılarla devam ediyor.
Bir ülkenin kralının fikren çıplaklığı ile halkın çıplaklığı arasında önemli bir bağlantı var.
Üzerine ne giyerse giysin, hatta birileri ona ne giydirirlerse giydirsinler, kafadaki çıplaklığın örtülmesi mümkün değil. Ne kadar saklanırsa saklansın, o çıplaklık gün gelir bütün açıklığıyla hem de olmadık bir zamanda ortaya çıkıverir.
Başlarındaki kralları çıplak olan halkların çıplak kalması ise çok doğaldır. Çünkü kendi çıplaklığını aşamamış bir kralın, yönetimi altındakileri ve halkını donatacağını beklemek bayağı saflık olur.
Bütün mesele, çıplak bırakılmış halkın kendilerini donatamayan krallarının çıplaklığını bilememesi, bilenlerin ise bir türlü anlatmaması, ya da anlatamaması.
Bu kitap masal ustası Andersen'in ünlü öyküsünden hareketle bugün yaşananlara mizahi bir yorum getiren öykü ile başlıyor ve yine istihdam, vergi düzeni, ekonomimizin durumu gibi halkımızın birebir cebini ilgilendiren konulara değinen yazılarla devam ediyor.