Elinizde bulunan eser, Türkiye'nin dört biryanındaki üniversiteler bünyesinde akademik faaliyetlerini sürdüren, alanında uzman akademisyenlerin katkılarıyla hazırlandı. Uzun soluklu, titiz ve özverili bir çalışmanın ürünü olarak hayat buldu. İlk olarak, çok yönlü editöryel incelemeye tabi tutuldu, ardından da bununla yetinilmeyerek oluşturulan yayın kurulunca bilimsel kriterler açısından tekrar bir değerlendirmeden geçirilmek suretiyle son şeklini aldı.
Krize ve kriz yönetimine iletişimsel temelde çözüm odaklı stratejik yaklaşımlar sergileme iddiası taşıyor. Yazarlar bölümleri kaleme alırken, kendi uzmanlık alanları doğrultusunda krizi ve kriz yönetimini değerlendirerek etkileşimsel bir bakış açısıyla çözümler ve görüşler ortaya koyuyor. Krizin ve kriz yönetiminin çok boyutluluğunun farkındalığı içerisinde, gerek krize gerekse kriz yönetimine farklı perspektiflerden bakabilme gayreti kitabın genel dokusunda hissediliyor.
Konuyla ilgili akademisyenlerin, lisans ve lisansüstü öğrencilerin yanı sıra, farklı sektörel yapılar içerisinde faaliyet gösteren uygulayıcılar için de çok yönlü ve nitelikli katkılar sağlayabilecek bilgiler içeriyor. Kriz öncesinde yapılacak hazırlıklardan, krizin yaşanmasıyla devreye sokulacak planlara, sonrasında gerçekleştirilecek strateji ve uygulamalara dek her dönemin kendine özgü gereklerini de göz ardı etmeksizin getirilen yaklaşımlar, merak uyandırıcı, düşündürücü ve çıkarsama yapmaya yönlendirici bir işlev üstleniyor. Sahip olduğu tüm bu özellikleriyle de kriz yönetimi alanıyla ilgili bir boşluğu doldurma, literatüre katkıda bulunma potansiyeli taşıyor.
Elinizde bulunan eser, Türkiye'nin dört biryanındaki üniversiteler bünyesinde akademik faaliyetlerini sürdüren, alanında uzman akademisyenlerin katkılarıyla hazırlandı. Uzun soluklu, titiz ve özverili bir çalışmanın ürünü olarak hayat buldu. İlk olarak, çok yönlü editöryel incelemeye tabi tutuldu, ardından da bununla yetinilmeyerek oluşturulan yayın kurulunca bilimsel kriterler açısından tekrar bir değerlendirmeden geçirilmek suretiyle son şeklini aldı.
Krize ve kriz yönetimine iletişimsel temelde çözüm odaklı stratejik yaklaşımlar sergileme iddiası taşıyor. Yazarlar bölümleri kaleme alırken, kendi uzmanlık alanları doğrultusunda krizi ve kriz yönetimini değerlendirerek etkileşimsel bir bakış açısıyla çözümler ve görüşler ortaya koyuyor. Krizin ve kriz yönetiminin çok boyutluluğunun farkındalığı içerisinde, gerek krize gerekse kriz yönetimine farklı perspektiflerden bakabilme gayreti kitabın genel dokusunda hissediliyor.
Konuyla ilgili akademisyenlerin, lisans ve lisansüstü öğrencilerin yanı sıra, farklı sektörel yapılar içerisinde faaliyet gösteren uygulayıcılar için de çok yönlü ve nitelikli katkılar sağlayabilecek bilgiler içeriyor. Kriz öncesinde yapılacak hazırlıklardan, krizin yaşanmasıyla devreye sokulacak planlara, sonrasında gerçekleştirilecek strateji ve uygulamalara dek her dönemin kendine özgü gereklerini de göz ardı etmeksizin getirilen yaklaşımlar, merak uyandırıcı, düşündürücü ve çıkarsama yapmaya yönlendirici bir işlev üstleniyor. Sahip olduğu tüm bu özellikleriyle de kriz yönetimi alanıyla ilgili bir boşluğu doldurma, literatüre katkıda bulunma potansiyeli taşıyor.