2016'da yayın hayatına merhaba diyen Ayarsız dergisinin yayıncılık serüvenine başından beri eşlik eden Göktürk Ömer Çakır, bu münbit maceranın ilk iki senesinin mahsulü olan yazılarıyla okurun karşısına çıkıyor.
Kendine has humour duygusuyla okuru yer yer güldüren, yer yer beklenmedik bir hüzne gark eden bu yazılar diğer bir yönüyle de verimli bir genel kültür okuması vadediyor.
Cemil Meriç Bu Ülke'de “Denize atılan bir şişe her kitap. Asırlar, kumsalda oynayan birer çocuk. İçine gönlünü boşalttığın şişeyi belki açarlar, belki açmazlar," demişti; Göktürk Ömer ise, “Her sözün bir kafa tutuş olduğu inancıyla; geçmiş bir zamanın behrinden, hiçbir zaman yaşamayacağı bir istikbal ânına, şetaret kuşu gibi kanatlanabilmek olasılığını tebessümle umarak” yazıyor. Böylece Kronograf'ıyla o tılsımlı şişeyi o engin denize bırakıyor.
2016'da yayın hayatına merhaba diyen Ayarsız dergisinin yayıncılık serüvenine başından beri eşlik eden Göktürk Ömer Çakır, bu münbit maceranın ilk iki senesinin mahsulü olan yazılarıyla okurun karşısına çıkıyor.
Kendine has humour duygusuyla okuru yer yer güldüren, yer yer beklenmedik bir hüzne gark eden bu yazılar diğer bir yönüyle de verimli bir genel kültür okuması vadediyor.
Cemil Meriç Bu Ülke'de “Denize atılan bir şişe her kitap. Asırlar, kumsalda oynayan birer çocuk. İçine gönlünü boşalttığın şişeyi belki açarlar, belki açmazlar," demişti; Göktürk Ömer ise, “Her sözün bir kafa tutuş olduğu inancıyla; geçmiş bir zamanın behrinden, hiçbir zaman yaşamayacağı bir istikbal ânına, şetaret kuşu gibi kanatlanabilmek olasılığını tebessümle umarak” yazıyor. Böylece Kronograf'ıyla o tılsımlı şişeyi o engin denize bırakıyor.