Düşünce adamlarımızdan biridir. Onun bu meâl çalışması da her halükârda birçok mahfilde tartışmalara sebep olacak, insanlığın gerçek bir yol haritası olan Kur'an-ı daha doğru anlayabilmemiz için, adeta bir rehber görevi görecektir. Buna tüm benliğimizle inanıyoruz.
Elbette ki, söz konusu Kur'an olunca, değişmez ve şaşmaz bir ölçümüz var: Kur'anla ilişkili yapılan hiçbir yorum, tercüme, meâl ve hatta ciltler dolusu tefsirler asla Kur'an'ın kendisi değildir ve olamaz. O insan idrakinin fevkinde bir keyfiyete sahiptir. Allah Resulünün dışında her kim olursa olsun, hangi vasıfları taşırsa taşısın onların yapacakları Kur'an yorumları daima sınırlı kalmıştır ve kalacaktır.
İsmail KAZDAL da yaptığı meâl çalışmasının önsözünde bu durumu, açıklayıcı misallerle destekleyerek değerlendirmiş ve muhtemel bir takım insaf sınırlarını ve maksadı aşabilecek eleştirilerin makûliyet ve insaf sınırları dâhilinde kalmasını amaçlamıştır. Onun bütün gayreti, tüm samimiyetiyle “Nasıl bir kul olacağım?” sorusunun cevabını arayanları Kur'an'ın tercümelerinden yola çıkarak Kur'an'a sordurmak, onlara bu cesareti vermek ve onları Kur'an'a muhatap kılmaktır.
Düşünce adamlarımızdan biridir. Onun bu meâl çalışması da her halükârda birçok mahfilde tartışmalara sebep olacak, insanlığın gerçek bir yol haritası olan Kur'an-ı daha doğru anlayabilmemiz için, adeta bir rehber görevi görecektir. Buna tüm benliğimizle inanıyoruz.
Elbette ki, söz konusu Kur'an olunca, değişmez ve şaşmaz bir ölçümüz var: Kur'anla ilişkili yapılan hiçbir yorum, tercüme, meâl ve hatta ciltler dolusu tefsirler asla Kur'an'ın kendisi değildir ve olamaz. O insan idrakinin fevkinde bir keyfiyete sahiptir. Allah Resulünün dışında her kim olursa olsun, hangi vasıfları taşırsa taşısın onların yapacakları Kur'an yorumları daima sınırlı kalmıştır ve kalacaktır.
İsmail KAZDAL da yaptığı meâl çalışmasının önsözünde bu durumu, açıklayıcı misallerle destekleyerek değerlendirmiş ve muhtemel bir takım insaf sınırlarını ve maksadı aşabilecek eleştirilerin makûliyet ve insaf sınırları dâhilinde kalmasını amaçlamıştır. Onun bütün gayreti, tüm samimiyetiyle “Nasıl bir kul olacağım?” sorusunun cevabını arayanları Kur'an'ın tercümelerinden yola çıkarak Kur'an'a sordurmak, onlara bu cesareti vermek ve onları Kur'an'a muhatap kılmaktır.