Özgün çalışmalar yapmak ve yeni fikirler ortaya koymakla mükellef olan akademik çevrede: “Yeni bir görüş ortaya koyarsam, acaba bana ne derler?” kaygısı, bir tür çevre baskısı söz konusudur. Bu endişeye kapılmayarak şahsî fikirleri açıkça ifade etmek veya hâkim kanaat ve düşünceye muhalif olan ilim adamlarının görüşlerini ortaya koymak, onları benimsemek neredeyse ‘cesaret' olarak nitelendirilmekte, bu da ilmî çalışmanın ve fikrî gelişmenin önünde büyük bir engel teşkil etmektedir.
Birbirinin şahsiyetini rencide etmeden, sadece ilim ve fikir üzerinde yoğunlaşarak, tam bir ilmî istiklâl ve fikrî hürriyet içinde serdettikleri ‘farklı görüşler' sayesinde yaşadıkları çağı aşmış olanların bugünkü durumlarının sebeplerinden biri, belki de birincisi, bizce budur.
Özgün çalışmalar yapmak ve yeni fikirler ortaya koymakla mükellef olan akademik çevrede: “Yeni bir görüş ortaya koyarsam, acaba bana ne derler?” kaygısı, bir tür çevre baskısı söz konusudur. Bu endişeye kapılmayarak şahsî fikirleri açıkça ifade etmek veya hâkim kanaat ve düşünceye muhalif olan ilim adamlarının görüşlerini ortaya koymak, onları benimsemek neredeyse ‘cesaret' olarak nitelendirilmekte, bu da ilmî çalışmanın ve fikrî gelişmenin önünde büyük bir engel teşkil etmektedir.
Birbirinin şahsiyetini rencide etmeden, sadece ilim ve fikir üzerinde yoğunlaşarak, tam bir ilmî istiklâl ve fikrî hürriyet içinde serdettikleri ‘farklı görüşler' sayesinde yaşadıkları çağı aşmış olanların bugünkü durumlarının sebeplerinden biri, belki de birincisi, bizce budur.