Kur'an-ı Kerim'i anlamak için insanın peşin fikirlerden uzak ve sıyrılmış olması lazımdır. Bu sadece Kur'an için değil, herhangi bir kitap için de böyledir.
Bu peşin fikirlilik, dolu kapla pınardan su almak için gitmeye benzer. Su alamadan geri döner. Kabı boşaltmak, zihni müspet ve menfi fikirlerden arıtmak, Kur'an'ı anlamak için şarttır.
İnsanı yanıltan akıl değil, onun iradesi ve iradeyi yönlendiren istenci ve amacıdır. Bu düşüncemin Aristoteles'deki karşılığı şu şekildeydi:
"Akıl her zaman doğrudur."
Aristoteles, böylece aklın yanılmaz olduğunu kabul etmekle insanın yanılgılarının kaynağını aklın dışındaki yetilerde buluyor, buna ek olarak Aristoteles şunu diyor:
"Oysa istek ve imgelem (tahayyül) bazen yanılır, bazen doğru olabilir."
Kur'an-ı Kerim'i anlamak için insanın peşin fikirlerden uzak ve sıyrılmış olması lazımdır. Bu sadece Kur'an için değil, herhangi bir kitap için de böyledir.
Bu peşin fikirlilik, dolu kapla pınardan su almak için gitmeye benzer. Su alamadan geri döner. Kabı boşaltmak, zihni müspet ve menfi fikirlerden arıtmak, Kur'an'ı anlamak için şarttır.
İnsanı yanıltan akıl değil, onun iradesi ve iradeyi yönlendiren istenci ve amacıdır. Bu düşüncemin Aristoteles'deki karşılığı şu şekildeydi:
"Akıl her zaman doğrudur."
Aristoteles, böylece aklın yanılmaz olduğunu kabul etmekle insanın yanılgılarının kaynağını aklın dışındaki yetilerde buluyor, buna ek olarak Aristoteles şunu diyor:
"Oysa istek ve imgelem (tahayyül) bazen yanılır, bazen doğru olabilir."