Yazıyla tanışmadığım yıllarda "Kürt" kelimesi yasaktı. İnsanlar kendilerini veya birini tanıtırken, "Doğulu" derlerdi. Kürtleri aşağılayan nice sıfatların içinde en revaçta olanı "kuyruklu Kürt"tü.
Uzun yıllar ise, "Kürtlere Kürt denmeli, denmemeli mi" tartışmalarıyla geçti. Yazıyı kendime iş edindiğim yıllara gelince artık Kürtlere "Kürt" demek yasak değildi. Herkes canla başla bir "uyruk" bulmaya çalışıyordu onlara. "Kart-kurt", "alt kimlik", "üst kimlik", "sözde vatandaş" derken Kürtlere "Kürt" demek serbest artık bugün.
İşte bu kitaptaki yazıların önemli bir bölümünde, bütün bu sürecin çeşitli veçheleri vardır.
Yazıyla tanışmadığım yıllarda "Kürt" kelimesi yasaktı. İnsanlar kendilerini veya birini tanıtırken, "Doğulu" derlerdi. Kürtleri aşağılayan nice sıfatların içinde en revaçta olanı "kuyruklu Kürt"tü.
Uzun yıllar ise, "Kürtlere Kürt denmeli, denmemeli mi" tartışmalarıyla geçti. Yazıyı kendime iş edindiğim yıllara gelince artık Kürtlere "Kürt" demek yasak değildi. Herkes canla başla bir "uyruk" bulmaya çalışıyordu onlara. "Kart-kurt", "alt kimlik", "üst kimlik", "sözde vatandaş" derken Kürtlere "Kürt" demek serbest artık bugün.
İşte bu kitaptaki yazıların önemli bir bölümünde, bütün bu sürecin çeşitli veçheleri vardır.