Hüseyingazi Dağı'nın eteklerinde, Orta Anadolu'nun sonbahar ayazında, kısaca "Mamak" olarak ünlenen bu tutukevinin, onun kadar ünlü, dört bir yanı açık "Kafes" adı verilen bölümüne konuldum; gerçekten bir hayvanat bahçesinin kafesli bölümlerinden hiçbir farkı olmayan bir yerdi burası. Üstelik "eller 'nizami' şekilde pantolan dikiş çizgisi üzerinde; gözler tavanda, çene yukarıya kalkık" saatlerce ayakta hazırol durmaya zorlanıyordunuz. Hele de bir de gençsiniz, papazı buluyordunuz; olduğunuz yerde sürekli talim ettiriliyor, askeri eğitimin vazgeçilmez ödülüne mazhar oluyor, coplanıyordunuz...
Hüseyingazi Dağı'nın eteklerinde, Orta Anadolu'nun sonbahar ayazında, kısaca "Mamak" olarak ünlenen bu tutukevinin, onun kadar ünlü, dört bir yanı açık "Kafes" adı verilen bölümüne konuldum; gerçekten bir hayvanat bahçesinin kafesli bölümlerinden hiçbir farkı olmayan bir yerdi burası. Üstelik "eller 'nizami' şekilde pantolan dikiş çizgisi üzerinde; gözler tavanda, çene yukarıya kalkık" saatlerce ayakta hazırol durmaya zorlanıyordunuz. Hele de bir de gençsiniz, papazı buluyordunuz; olduğunuz yerde sürekli talim ettiriliyor, askeri eğitimin vazgeçilmez ödülüne mazhar oluyor, coplanıyordunuz...