Mahpushane Hatıraları 12 Eylül'den Geriye Kalan

Stok Kodu:
9786055227821
Boyut:
12.50x19.50
Sayfa Sayısı:
350
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2016
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%23 indirimli
20,00
15,40
9786055227821
375926
Mahpushane Hatıraları
Mahpushane Hatıraları 12 Eylül'den Geriye Kalan
15.40

Bir millet hayatının varlık yokluk anlarında tarihi dönüm noktaları vardır. Hemen bütün milletlerin kaderinde cari olan bu durum, söz konusu Türk milleti olduğunda daha da bir anlam kazanır. Türk milletinin işte böylesi bir varlık-yokluk mücadelesi verdiği dönüm noktalarından biri de 1980 cunta rejimiyle sonuçlanan 12 Eylül 1980 darbesi ve bu darbeye giden yolda memleketin kaderinde rol alan ülkücü harekettir.

Başından beri insanlarının haysiyet ve şerefle yaşaması, memleketin yabancılara kul köle olmaması için her türlü emperyalist ajanlığa ve işbirlikçiliğine karşı olmaktan başka bir hedefi olmayan ülkücüler, bu şövalyece duruşun bedelini emperyalizmin işbirlikçisi darbeci generaller tarafından çok ağrı ödeyeceklerdir.

Daha önce gerek yazdığı romanlar , “Mahpushane Mektupları”yla, 12 Eylül darbesini aile, arkadaş, dost mektuplaşmaları üzerinden gözler üzerine seren Ahmet Aytaç, bu defa “Mahpushane Hatıraları”yla içten bir bakışla bu memleketin evlatları ülkücülerin heba olan yıllarıyla, insanı insanlıktan çıkaran cuntacı memurların işkencelerini dile getirmektedir.

Bir millet hayatının varlık yokluk anlarında tarihi dönüm noktaları vardır. Hemen bütün milletlerin kaderinde cari olan bu durum, söz konusu Türk milleti olduğunda daha da bir anlam kazanır. Türk milletinin işte böylesi bir varlık-yokluk mücadelesi verdiği dönüm noktalarından biri de 1980 cunta rejimiyle sonuçlanan 12 Eylül 1980 darbesi ve bu darbeye giden yolda memleketin kaderinde rol alan ülkücü harekettir.

Başından beri insanlarının haysiyet ve şerefle yaşaması, memleketin yabancılara kul köle olmaması için her türlü emperyalist ajanlığa ve işbirlikçiliğine karşı olmaktan başka bir hedefi olmayan ülkücüler, bu şövalyece duruşun bedelini emperyalizmin işbirlikçisi darbeci generaller tarafından çok ağrı ödeyeceklerdir.

Daha önce gerek yazdığı romanlar , “Mahpushane Mektupları”yla, 12 Eylül darbesini aile, arkadaş, dost mektuplaşmaları üzerinden gözler üzerine seren Ahmet Aytaç, bu defa “Mahpushane Hatıraları”yla içten bir bakışla bu memleketin evlatları ülkücülerin heba olan yıllarıyla, insanı insanlıktan çıkaran cuntacı memurların işkencelerini dile getirmektedir.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat