Biliyorsunuz, biz siyah öğrencilerin yazgısı, bir bakıma biraz da posta tatarınınkine benziyor. Evimizden çıkarken, kesinlikle geri dönüp dönemeyeceğimizi kestiremiyoruz. Yolun sonunda kendi maceramıza yeniliyor, tutsak düşüyoruz. Birden anlıyoruz ki, tüm yolculuğumuz boyunca durmaksızın değişmiş ve sonunda bir başkası olmuşuz... Kimi kez de değişim tamamlanmaz, bizi ikircikli bir duruma sokar ve şaşkınlıkla olduğumuz yerde kalakalırız. O zaman yüreğimiz utanç dolu, saklanacak yer ararız!..
Biliyorsunuz, biz siyah öğrencilerin yazgısı, bir bakıma biraz da posta tatarınınkine benziyor. Evimizden çıkarken, kesinlikle geri dönüp dönemeyeceğimizi kestiremiyoruz. Yolun sonunda kendi maceramıza yeniliyor, tutsak düşüyoruz. Birden anlıyoruz ki, tüm yolculuğumuz boyunca durmaksızın değişmiş ve sonunda bir başkası olmuşuz... Kimi kez de değişim tamamlanmaz, bizi ikircikli bir duruma sokar ve şaşkınlıkla olduğumuz yerde kalakalırız. O zaman yüreğimiz utanç dolu, saklanacak yer ararız!..