Masal Değil Gerçek

Allah'a iman mevzuuna bu açıdan bakmayı denediniz mi?

Bugüne kadar bütün hayatları boyunca asla yalanlarına, insanları aldattıklarına, menfaatleri peşinde koştuklarına şahit olunmayan, bilâkis dünyanın bütün nimetleri kendilerine sunulduğu halde bunlara zerrece tenezzül etmeyen, tek başlarına kalsalar da en güçlü düşmanları karşısında ölüm korkusuyla tek bir adım geri atmayan yüz bini aşkın insanın (peygamberler) getirdiği mesaj şudur: “Havasıyla, suyuyla, dağları, deniziyle, hayvanları ve bitkileriyle, göğü ve yıldızlarıyla, bilinen ve bilinmeyen, görünen ve görünmeyeni ile var olan her şeyin sahibi, düzenleyicisi, ölçü vericisi, formüle edicisi, can vericisi, kısaca yaratıcısı Allah'tır.”

Peygamberlerin getirdiği mesajın ana konusu; bu dünyanın bir imtihan alanı olduğu, insanların öldükten sonra tekrar diriltilerek bu dünyada yaptıklarının hesabının kendilerinden sorulacağıdır. Bu noktada insanları inançsızlığa sürükleyen en önemli hususlardan birisi de, öldükten sonra dirilmenin kendilerine imkânsız gelmesidir. Oysa böyle düşünenlere en güzel cevabı yaratıcı vermiştir.

“İnsan, bizim, kendisini az bir sudan (meniden) yarattığımızı görmedi mi ki, kalkmış apaçık bir düşman kesilmiştir.”

Bir de kendi yaratılışını unutarak bize bir örnek getirdi. Dedi ki: “Çürümüşlerken kemikleri kim diriltecek?” De ki: “Onları ilk defa var eden diriltecektir. O, her yaratılmışı hakkıyla bilendir. (Yasin, 77-78-79)

Bu eserde imanın ve amelin önündeki bentlerin yıkıldığına ve gayb alemine açılan sırlı pencerelere (rüyalara) şahit olacak, ölmeden önce ölümle buluşacak ve hatta onu tadacaksınız.