Matbuat Basın Derken... Medya (2.Cilt), Bedii Faik'in yalnız yazı hayatını anlattığı bir anı dizisidir ve Türk gazeteciliğinin altmış yıllık geçmişinin, bugüne, medyaya kadar gelip çakılan kaderinin çok renkli bir tablosu gibidir!..
Matbuat Basın derkeen... Medya'nın ikinci kitabı, birinci kitabın kaldığı yerden başlıyor, yani 1949 senesinden... Bir devam niteliğinde olan bu ikinci kitapta 1950 seçimleri, DP'nin iktidara gelmesi gibi dönemin önemli olaylarına o günlerin etkili bir kaleminin gözüyle bakacak ve Ali Naci Karacan, Yusuf Ziya Ortaç, Doğan Nadi gibi unutulmaz simaların yazarın kendine has üslubuyla çizilmiş portrelerini bulacaksınız.
“Hayli kısa boyluydu. Ama boylu boslu hiç kimse onun kadar azametle yürüyememiştir sanırım. Hiçbir boylunun muhatabına onun kadar tepeden bakamayacağı gibi!..
Milyarder Paul Getty ve benzerleri gibi hemen hiç para taşımazdı.
Taksiye binişi gibi, inişi de öyle azametli ve servet radyasyonuyla doludur ki, kapıyı para vermeden çarpıp binaya girdikten sonra şoförün ayılıp arkasından dalarak, kapı kapı onu aradığına çoook şahit olmuşsunuzdur.“
Matbuat Basın Derken... Medya (2.Cilt), Bedii Faik'in yalnız yazı hayatını anlattığı bir anı dizisidir ve Türk gazeteciliğinin altmış yıllık geçmişinin, bugüne, medyaya kadar gelip çakılan kaderinin çok renkli bir tablosu gibidir!..
Matbuat Basın derkeen... Medya'nın ikinci kitabı, birinci kitabın kaldığı yerden başlıyor, yani 1949 senesinden... Bir devam niteliğinde olan bu ikinci kitapta 1950 seçimleri, DP'nin iktidara gelmesi gibi dönemin önemli olaylarına o günlerin etkili bir kaleminin gözüyle bakacak ve Ali Naci Karacan, Yusuf Ziya Ortaç, Doğan Nadi gibi unutulmaz simaların yazarın kendine has üslubuyla çizilmiş portrelerini bulacaksınız.
“Hayli kısa boyluydu. Ama boylu boslu hiç kimse onun kadar azametle yürüyememiştir sanırım. Hiçbir boylunun muhatabına onun kadar tepeden bakamayacağı gibi!..
Milyarder Paul Getty ve benzerleri gibi hemen hiç para taşımazdı.
Taksiye binişi gibi, inişi de öyle azametli ve servet radyasyonuyla doludur ki, kapıyı para vermeden çarpıp binaya girdikten sonra şoförün ayılıp arkasından dalarak, kapı kapı onu aradığına çoook şahit olmuşsunuzdur.“