“Mavi tilkiler öylesine şeytanice benzerler ki taşa, büyülenir insan...“
Yıl 1883. İzlanda'nın vahşi ve soğuk düzlüklerinden birinde, bir adam Aurora Borealis'in ışık oyunları altında ilerliyor. Adamın ismi Peder Baldur Skuggason. Bir avcı o. Avı ise gizemli ve gizemli olduğu kadar da değerli bir varlık: Dişi bir mavi tilki. Mavi tilki çok dikkat etmeli çünkü avcı adeta onun zihnine giriyor, gideceği yönü önceden hissediyor. Ama avcı da dikkat etmeli.
Çünkü bir avcının kaderinde avına avlanmak da var...
“Mavi tilkiler öylesine şeytanice benzerler ki taşa, büyülenir insan...“
Yıl 1883. İzlanda'nın vahşi ve soğuk düzlüklerinden birinde, bir adam Aurora Borealis'in ışık oyunları altında ilerliyor. Adamın ismi Peder Baldur Skuggason. Bir avcı o. Avı ise gizemli ve gizemli olduğu kadar da değerli bir varlık: Dişi bir mavi tilki. Mavi tilki çok dikkat etmeli çünkü avcı adeta onun zihnine giriyor, gideceği yönü önceden hissediyor. Ama avcı da dikkat etmeli.
Çünkü bir avcının kaderinde avına avlanmak da var...