Türkiye'de medya, güçlenen mali yapısıyla birlikte, "dördüncü kuvvet" yerine "tek kuvvet" olmayı seçti. Gelişmeyi yakından gözlemleyen politikacılar da bu güçten kendi çıkarları doğrultusunda yararlanma yolunu tercih etti. İki güç, uzlaştıkları noktalarda işbirliğine gitti. Medya desteğinin bedeli, teşvikler, krediler ve kamu ilanları oldu. Elinizdeki kitap, söz konusu gelişmelerin bütün çıplaklığıyla yaşandığı bir dönemi, 1983-1996 yıllarını ele alıyor. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'nde doktora tezi olarak sunulan bu çalışma, basın özgürlüğü çerçevesinde medya-politikacı ilişkilerini ve medyanın mali yapısını ayrıntıları ile inceleyen önemli bir kaynak kitap görevini de üstleniyor.
Türkiye'de medya, güçlenen mali yapısıyla birlikte, "dördüncü kuvvet" yerine "tek kuvvet" olmayı seçti. Gelişmeyi yakından gözlemleyen politikacılar da bu güçten kendi çıkarları doğrultusunda yararlanma yolunu tercih etti. İki güç, uzlaştıkları noktalarda işbirliğine gitti. Medya desteğinin bedeli, teşvikler, krediler ve kamu ilanları oldu. Elinizdeki kitap, söz konusu gelişmelerin bütün çıplaklığıyla yaşandığı bir dönemi, 1983-1996 yıllarını ele alıyor. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'nde doktora tezi olarak sunulan bu çalışma, basın özgürlüğü çerçevesinde medya-politikacı ilişkilerini ve medyanın mali yapısını ayrıntıları ile inceleyen önemli bir kaynak kitap görevini de üstleniyor.