"Otuz beş yıldır Gülnar'da yaşayan bir insan olarak bu yöremizdeki insanların konuşması, yaşayış biçimi ve üretim ilişkisini yakından gözlediğimi söylemeliyim. Gülnar'lı olmayan birinin penceresinden onları görmek, incelemek, yaptığım işi kolaylaştırmamı, nesnel olmamı sağladı. Amacım da zaten Gülnar ve yöresinin özgünlüğünü, kendine özgülüğünü birinci elden tanık ve tantklıklarla anlatmaktı. Bunu büyük ölçüde başardığımı sanıyorum. Toroslar'ın tepesinde, Göksu Vadisi ile Anamur, Ermenek arasındaki iç bölgede yaşayan halk, sanayi ve teknolojinin yeniliklerinden yararlanamadan, gözden uzak bir yaşam sürmüştür yıllarca. İlçenin gelişmesini olumsuz etkileyen bu uzak kalış, Türklerin anayurdu Orta Asya'dan getirdiği gelenek, görenek ve yaşayış biçiminin çok büyük bir değişime uğramadan korunmasını sağladığı, oradaki öz kültürün günümüze değin taşınmasına yol açtığı için, olumlu bir başka sonuç doğurmuştur."
-F. Saadet Bilir
"Bizi büyüleyen bütün bu değerlerin yitip gitmeden derlenmesi, zamanın belleğine yazılması gerekirdi. Saadet ile bunu yapmaya çalıştık. O, ilk adımı üç yıl önce yayımlanan. "Merv'den Anaypazarf na GÜLNAR" kitabı ile atmıştı zaten. Bu kez beni de yanına aldı. Birlikte Gülnar'ın bütün köylerini gezdik. Yaşlı, birikimli, söz ustası insanlarla; halk kaynağından gelen alçakgönüllü bilgelerle konuştuk. Derya o kadar derin ve zengindi ki!.. Gördüklerimiz, duyduklarımızla büyülendik. Bu çalışmaya, neden daha önce başlamadık diye yakındığımız oldu. On yıldan çok sürdü araştırmamız. Yazıya geçirilmesi isebir buçuk yıl aldı. Bu sırada yükün büyük bölümünün Saadet'in omzunda olduğunu belirtmeliyim. Onun araştırma heyecanı, direnci ve disiplinli çalışması olmasa bu yapıt gün yüzüne çıkar mıydı, bilemiyorum?"
-Ali F. Bilir
"Otuz beş yıldır Gülnar'da yaşayan bir insan olarak bu yöremizdeki insanların konuşması, yaşayış biçimi ve üretim ilişkisini yakından gözlediğimi söylemeliyim. Gülnar'lı olmayan birinin penceresinden onları görmek, incelemek, yaptığım işi kolaylaştırmamı, nesnel olmamı sağladı. Amacım da zaten Gülnar ve yöresinin özgünlüğünü, kendine özgülüğünü birinci elden tanık ve tantklıklarla anlatmaktı. Bunu büyük ölçüde başardığımı sanıyorum. Toroslar'ın tepesinde, Göksu Vadisi ile Anamur, Ermenek arasındaki iç bölgede yaşayan halk, sanayi ve teknolojinin yeniliklerinden yararlanamadan, gözden uzak bir yaşam sürmüştür yıllarca. İlçenin gelişmesini olumsuz etkileyen bu uzak kalış, Türklerin anayurdu Orta Asya'dan getirdiği gelenek, görenek ve yaşayış biçiminin çok büyük bir değişime uğramadan korunmasını sağladığı, oradaki öz kültürün günümüze değin taşınmasına yol açtığı için, olumlu bir başka sonuç doğurmuştur."
-F. Saadet Bilir
"Bizi büyüleyen bütün bu değerlerin yitip gitmeden derlenmesi, zamanın belleğine yazılması gerekirdi. Saadet ile bunu yapmaya çalıştık. O, ilk adımı üç yıl önce yayımlanan. "Merv'den Anaypazarf na GÜLNAR" kitabı ile atmıştı zaten. Bu kez beni de yanına aldı. Birlikte Gülnar'ın bütün köylerini gezdik. Yaşlı, birikimli, söz ustası insanlarla; halk kaynağından gelen alçakgönüllü bilgelerle konuştuk. Derya o kadar derin ve zengindi ki!.. Gördüklerimiz, duyduklarımızla büyülendik. Bu çalışmaya, neden daha önce başlamadık diye yakındığımız oldu. On yıldan çok sürdü araştırmamız. Yazıya geçirilmesi isebir buçuk yıl aldı. Bu sırada yükün büyük bölümünün Saadet'in omzunda olduğunu belirtmeliyim. Onun araştırma heyecanı, direnci ve disiplinli çalışması olmasa bu yapıt gün yüzüne çıkar mıydı, bilemiyorum?"
-Ali F. Bilir