Milliyetçilik-coğrafya ilişkisi, milliyet sosyolojisinin teşekkül ettiği, milletlere özgün bir alanın inşa edildiği bir süreci ihtivaetmektedir. Milliyetçiliğin doğası itibariyle, farklı formları ve doktriner yapısı, coğrafyanın şekillenmesinde farklı tecrübe vepratikleri de beraberinde getirmiştir.Coğrafya, milletlerin milli hafızalarının demirlendiği; mit, sembol ve ritüellerle hatırlamakültürünün oluştuğu; siyasal kaderinin ve istikametinin belirlendiği bir unsur olarak görülmektedir. Bu yönüyle kimliğinontolojik zemini, epistemolojik yönelimleri milliyetçilik - coğrafya ilişkisinin hüsasıdır denilebilir. Milliyetçilik ontolojik bağlamımünasebetiyle bir coğrafyaya egemen olma ve o coğrafya da varlığını idame ettirme mücadelesidir. Diğer birtabirle,milliyetçiliğin coğrafi izdüşümü, toplumların yürüttüğü istiklal ve stikbal mücadeleleridir.Bu minvalde, istiklal; ontolojik
güvenliğin vechesi olarak bir toplumun kimliğini oluşturan inanç, değer, ilke ve normlarla bir coğrafyayı vatana dönüştürmemotivazyonu ihtiva etmektedir.
İstikbal ise; milli aidiyeti güçlü kılacak hukuki ve sosyolojik zeminin güçlendirilmesi ve coğrafyayı müreffeh bir şekildeyaşanbilir hale getirme iştiyakıdır. Moderniteyle birlikte Avrupa'da zuhur eden milliyetçilik düşüncesinde, coğrafyayıtanımlayan, şekillendiren ve tarihi arkaplanıyla anlamlandıran siyasi yapı, ulus devletidir.Ulus devler formülü, sınırlarımuayyen olarak belirlenmiş territoryal hakimiyeti vurgulamaktadır. ''Milliyetçiliğin Coğrafyaları'' adlı bu çalışmada, farklıcoğrafyalarda zuhur eden milliyetçilik tecrübeleri kaleme alınmıştır. Çalışma kapsamındaki ülkelerin; uluslaşma süreçleri ve busüreçte ön plana çıkan unsurlar, kimliğin ve ulus devletin teşkilinde kullanılan enstrümanların milliyetçilik terkibindeki rolü veyeri, sonolarak hafıza - kimlik - mekan denkleminin milli kimliğin oluşumundaki konumu detaylı bir şekilde incelenmiştir.
Milliyetçilik-coğrafya ilişkisi, milliyet sosyolojisinin teşekkül ettiği, milletlere özgün bir alanın inşa edildiği bir süreci ihtivaetmektedir. Milliyetçiliğin doğası itibariyle, farklı formları ve doktriner yapısı, coğrafyanın şekillenmesinde farklı tecrübe vepratikleri de beraberinde getirmiştir.Coğrafya, milletlerin milli hafızalarının demirlendiği; mit, sembol ve ritüellerle hatırlamakültürünün oluştuğu; siyasal kaderinin ve istikametinin belirlendiği bir unsur olarak görülmektedir. Bu yönüyle kimliğinontolojik zemini, epistemolojik yönelimleri milliyetçilik - coğrafya ilişkisinin hüsasıdır denilebilir. Milliyetçilik ontolojik bağlamımünasebetiyle bir coğrafyaya egemen olma ve o coğrafya da varlığını idame ettirme mücadelesidir. Diğer birtabirle,milliyetçiliğin coğrafi izdüşümü, toplumların yürüttüğü istiklal ve stikbal mücadeleleridir.Bu minvalde, istiklal; ontolojik
güvenliğin vechesi olarak bir toplumun kimliğini oluşturan inanç, değer, ilke ve normlarla bir coğrafyayı vatana dönüştürmemotivazyonu ihtiva etmektedir.
İstikbal ise; milli aidiyeti güçlü kılacak hukuki ve sosyolojik zeminin güçlendirilmesi ve coğrafyayı müreffeh bir şekildeyaşanbilir hale getirme iştiyakıdır. Moderniteyle birlikte Avrupa'da zuhur eden milliyetçilik düşüncesinde, coğrafyayıtanımlayan, şekillendiren ve tarihi arkaplanıyla anlamlandıran siyasi yapı, ulus devletidir.Ulus devler formülü, sınırlarımuayyen olarak belirlenmiş territoryal hakimiyeti vurgulamaktadır. ''Milliyetçiliğin Coğrafyaları'' adlı bu çalışmada, farklıcoğrafyalarda zuhur eden milliyetçilik tecrübeleri kaleme alınmıştır. Çalışma kapsamındaki ülkelerin; uluslaşma süreçleri ve busüreçte ön plana çıkan unsurlar, kimliğin ve ulus devletin teşkilinde kullanılan enstrümanların milliyetçilik terkibindeki rolü veyeri, sonolarak hafıza - kimlik - mekan denkleminin milli kimliğin oluşumundaki konumu detaylı bir şekilde incelenmiştir.