Bu ülkede son onbeş yirmi yıldır, bazı ilahiyatçı akademisyenlerin, İslam dinini sunuşlarında, bugüne kadar bilinenden çok farklı bir yöntem uyguladıkları, çok belirgin bir biçimde görülmektedir. Bendeniz sözünü ettiğim bu yılları, bütün bu olup bitenleri anlamaya çalışmakla geçirdim. Ancak her yeni günde karşılaştığım her yeni durum dolayısıyla hayretten hayrete düştüm; bu yüzden de bir türlü olup bitenleri kavramaya imkan bulamadım.
Ne amaçlarını, ne söylemlerini, ne hedef kitlelerini, ne de ortalığı kaldırıp kaldırıp indirirken kullandıkları yöntemi metodu usulü anlayabildim.
Bu insanlar, kimilerine göre İslam'ın bugüne kadar ertelenmiş reformunu gerçekleştiren aydın, ilerici, çağdaş, uygar ve modern ilahiyatçılar, kimilerine göre de, çağın ve insanının taleplerini görmüş ve onların, tashih (yanlışlarını düzelten) değil, tasvib eden (yaşadıkları hayatı onaylayan) ilahiyatçı tipine ihtiyaç duyduklarını fark etmiş, dolayısıyla onlara istediklerini veren, karşılığında da istediklerini alan şarlatanlardır.
Bu ülkede son onbeş yirmi yıldır, bazı ilahiyatçı akademisyenlerin, İslam dinini sunuşlarında, bugüne kadar bilinenden çok farklı bir yöntem uyguladıkları, çok belirgin bir biçimde görülmektedir. Bendeniz sözünü ettiğim bu yılları, bütün bu olup bitenleri anlamaya çalışmakla geçirdim. Ancak her yeni günde karşılaştığım her yeni durum dolayısıyla hayretten hayrete düştüm; bu yüzden de bir türlü olup bitenleri kavramaya imkan bulamadım.
Ne amaçlarını, ne söylemlerini, ne hedef kitlelerini, ne de ortalığı kaldırıp kaldırıp indirirken kullandıkları yöntemi metodu usulü anlayabildim.
Bu insanlar, kimilerine göre İslam'ın bugüne kadar ertelenmiş reformunu gerçekleştiren aydın, ilerici, çağdaş, uygar ve modern ilahiyatçılar, kimilerine göre de, çağın ve insanının taleplerini görmüş ve onların, tashih (yanlışlarını düzelten) değil, tasvib eden (yaşadıkları hayatı onaylayan) ilahiyatçı tipine ihtiyaç duyduklarını fark etmiş, dolayısıyla onlara istediklerini veren, karşılığında da istediklerini alan şarlatanlardır.