Modern Stratejinin Ustaları Machiavelli'den Hitler'e Kadar Askeri Düşünce
Rönesans'ın başlamasıyla savaşların boyutları, şekilleri ve oduların toplum içindeki yeri büyük bir değişikliğe uğramaya başladı. Savaşların coğrafyaları değişti, ulusların kaderleri de. Avrupa'nın yakaladığı teknolojik gelişme, üretimin ve vurucu gücün rasyonel örgütlenmesiyle öne çıktı ve Avrupa çapında dünyayı hızlı bir sömürgeleştirme yarışı başladı. Bu süreçte, modern dönemin ilk savaş kuramcısı Machiavelli'den kapitalizmin doğuşuyla savaşın ekonomik temellerinin değiştiğini ve toplumun iktisadi çıkarları için savaşın finanse edilmesini savunan Adam Smith'e kadar ilk kuramcılardan yola çıkan kitap, daha sonra 19. yüzyılın büyük stratejistleri Clausewitz ve toplumsal devrimi savunan Marx ve Engels'e kadar çağdaş stratejinin izlerini sürüyor. Yirminci yüzyılın Avrupa'sında üç büyük savaş kaynağı olan İngiltere, Almanya ve Sovyetler Birliği'nde savaşa ilişkin üretilen teoriler ve stratejilere değiniyor. Ardından yeni bir konsept olarak önem kazanan Okyanusların savaşa dahil edilmesi ve Hava gücünün kazandığı kritik öneme ulaşıyor. Artık savaşlarda topyekûn saldırının planlandığı, toplumun bütün kaynaklarının seferber edildiği, teknolojide öncü-sürükleyici gücün askeri alanlarda yapılan araştırmalara kaydığı ve egemen olanın uluslararası ilişkileri belirleme gücünün arttığı bir döneme giriyoruz. Bu anlamda Modern Stratejinin Ustaları özellikle son iki yüzyıl içindeki savaşa ilişkin stratejilerin gözden geçirildiği, uluslararası güç dinamiklerinin çözümlendiği ve zafere giden yolun teknolojiyle askeri gücün rasyonel olarak bir araya getirildiği alanlara kaydığını çarpıcı bir şekilde anlatıyor. Eser, tarihsel süreçte savaşın ve insan aklının evrimi olarak da okunabilir.
Rönesans'ın başlamasıyla savaşların boyutları, şekilleri ve oduların toplum içindeki yeri büyük bir değişikliğe uğramaya başladı. Savaşların coğrafyaları değişti, ulusların kaderleri de. Avrupa'nın yakaladığı teknolojik gelişme, üretimin ve vurucu gücün rasyonel örgütlenmesiyle öne çıktı ve Avrupa çapında dünyayı hızlı bir sömürgeleştirme yarışı başladı. Bu süreçte, modern dönemin ilk savaş kuramcısı Machiavelli'den kapitalizmin doğuşuyla savaşın ekonomik temellerinin değiştiğini ve toplumun iktisadi çıkarları için savaşın finanse edilmesini savunan Adam Smith'e kadar ilk kuramcılardan yola çıkan kitap, daha sonra 19. yüzyılın büyük stratejistleri Clausewitz ve toplumsal devrimi savunan Marx ve Engels'e kadar çağdaş stratejinin izlerini sürüyor. Yirminci yüzyılın Avrupa'sında üç büyük savaş kaynağı olan İngiltere, Almanya ve Sovyetler Birliği'nde savaşa ilişkin üretilen teoriler ve stratejilere değiniyor. Ardından yeni bir konsept olarak önem kazanan Okyanusların savaşa dahil edilmesi ve Hava gücünün kazandığı kritik öneme ulaşıyor. Artık savaşlarda topyekûn saldırının planlandığı, toplumun bütün kaynaklarının seferber edildiği, teknolojide öncü-sürükleyici gücün askeri alanlarda yapılan araştırmalara kaydığı ve egemen olanın uluslararası ilişkileri belirleme gücünün arttığı bir döneme giriyoruz. Bu anlamda Modern Stratejinin Ustaları özellikle son iki yüzyıl içindeki savaşa ilişkin stratejilerin gözden geçirildiği, uluslararası güç dinamiklerinin çözümlendiği ve zafere giden yolun teknolojiyle askeri gücün rasyonel olarak bir araya getirildiği alanlara kaydığını çarpıcı bir şekilde anlatıyor. Eser, tarihsel süreçte savaşın ve insan aklının evrimi olarak da okunabilir.