Özellikle Sovyet sisteminin çökmesinden sonra dünyamız yepyeni ve eskisinden hayli farklı bir kriz dönemine girdi. Öyle anlaşılıyor ki modern hayatın vaat ettiği yeryüzücennetini kurma hayali şimdi çok gerilerde kaldı.
Sorunun temelinde kendini tüketen modernlik ve bunun tarihsel bir kategorisi olan ulusdevlet yatmaktadır. Modernliğin yaşanan krize verdiği cevaplar yetersiz ve tatminkarolmaktan uzaktır. Bu durumda farklı referanslara dönüp arayışı farklı yollardasürdürmekten başka çare yok.
İslâm, muhtemel bütün seçenekler içinde en güçlü seçenek olma özelliğiyle öneçıkıyor. Ancak İslamcılar açısından da bir sorun var: Acaba İslamcılar, hangi ölçülerdemodernitenin içine sindiği verili dünyadan farklı bir dünya tasarlıyorlar?
İşte bu kitap bir yandan modern ulus devleti, öte yandan modern olana çok yatkın ve yer yer modernist İslâmcı bakış açısının konuya yaklaşımını ele almak amacıyla kalemealındı.
Özellikle Sovyet sisteminin çökmesinden sonra dünyamız yepyeni ve eskisinden hayli farklı bir kriz dönemine girdi. Öyle anlaşılıyor ki modern hayatın vaat ettiği yeryüzücennetini kurma hayali şimdi çok gerilerde kaldı.
Sorunun temelinde kendini tüketen modernlik ve bunun tarihsel bir kategorisi olan ulusdevlet yatmaktadır. Modernliğin yaşanan krize verdiği cevaplar yetersiz ve tatminkarolmaktan uzaktır. Bu durumda farklı referanslara dönüp arayışı farklı yollardasürdürmekten başka çare yok.
İslâm, muhtemel bütün seçenekler içinde en güçlü seçenek olma özelliğiyle öneçıkıyor. Ancak İslamcılar açısından da bir sorun var: Acaba İslamcılar, hangi ölçülerdemodernitenin içine sindiği verili dünyadan farklı bir dünya tasarlıyorlar?
İşte bu kitap bir yandan modern ulus devleti, öte yandan modern olana çok yatkın ve yer yer modernist İslâmcı bakış açısının konuya yaklaşımını ele almak amacıyla kalemealındı.