Değişim, değişmez bir gerçekliktir. İnsanoğlu, tarihin başlangıcından bugüne, her alanda değişimi tecrübe etmiştir. Bu değişimin kırılma anlarından belki de en önemlisi, modernleşmedir. Gelenekselden kopuş ve dünyayı anlamlandırmada aklın rehberliği, modernleşmenin özünü oluşturmuştur. Türk modernleşmesi, sosyo-politik ve ekonomik nedenlerle geç başlamış ve Batı ile mesafeyi kapatmak için modernleştirme biçimine dönüşmüştür.
Bu kitap, modernleşme bağlamında, Türkiye'nin sosyo-politik yapısını, toplum, siyaset, idare, hukuk, ekonomi, aile, din, eğitim, kent, toplumsal cinsiyet perspektifinden incelemektedir. Kitap, bir modernleştirme süreci olarak yaşanan gelişmeleri, dünün dinamikleri ve bugünün gerçekleri üzerinden yorumlamayı hedeflemektedir.
Değişim, değişmez bir gerçekliktir. İnsanoğlu, tarihin başlangıcından bugüne, her alanda değişimi tecrübe etmiştir. Bu değişimin kırılma anlarından belki de en önemlisi, modernleşmedir. Gelenekselden kopuş ve dünyayı anlamlandırmada aklın rehberliği, modernleşmenin özünü oluşturmuştur. Türk modernleşmesi, sosyo-politik ve ekonomik nedenlerle geç başlamış ve Batı ile mesafeyi kapatmak için modernleştirme biçimine dönüşmüştür.
Bu kitap, modernleşme bağlamında, Türkiye'nin sosyo-politik yapısını, toplum, siyaset, idare, hukuk, ekonomi, aile, din, eğitim, kent, toplumsal cinsiyet perspektifinden incelemektedir. Kitap, bir modernleştirme süreci olarak yaşanan gelişmeleri, dünün dinamikleri ve bugünün gerçekleri üzerinden yorumlamayı hedeflemektedir.